HDP Meclis'te tepki gösterdi: Gözaltında olan barıştır 2018-02-13 13:56:34 ANKARA – HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, HDP bileşeni partilerin eşbaşkan ve sözcülerinin gözaltına alınmasına Meclis’te tepki göstererek, “Şu an gözaltında olan barıştır, barış iradesidir” dedi. Sırrı Süreyya Önder ise, basının partilerine dönük tutumunu sert sözlerle eleştirdi.    Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu ve milletvekilleri Ayşe Acar Başaran ile Sırrı Süreyya Önder, Meclis’te düzenledikleri basın toplantısında, kongre öncesinde HDP bileşeni partilerin eşbaşkan ve sözcülerinin gözaltına alınmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.   Toplantıda ilk olarak konuşan Filiz Kerestecioğlu, eşbaşkan ve sözcülerin “Efrin halkının ve Türkiyeli yoksul halkın çocuklarının yaşam hakkını savundukları” ve bu sebeple “Efrin’de savaşa hayır” dedikleri için gözaltına alındıklarını söyledi.   “Bu arkadaşlarımız partimizin temel taşlarıdır” diyen Kerestecioğlu, “İşkence bitti diyen bir hükümetin döneminde başlarına silah dayamak ve yere yatırmak suretiyle gözaltına alındılar. Beş gündür spor salonunda günün hangi saatinde olduklarını bilmeksizin çıplak zemin üzerinde tutuluyor ve sözlü şiddete maruz kalıyorlar” dedi.   ‘KİN VE DÜŞMANLIĞA TAHRİK EDENLER SAVAŞA GİDENLERDİR’   Kerestecioğlu, “Hiçbir insan için kabul etmeyeceğimiz bu muamele, milyonlarca insanın desteğini almış Partimiz bileşenlerinin liderlerine karşı yapıldığında milyonlarca yurttaşımıza yapılmış sayıyoruz. Bileşenlerimize yöneltilen ‘Örgüt üyeliği, propaganda, halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ gibi suçlamaları iade ediyoruz! Halkı kin ve düşmanlığa tahrik edenler, barış diyenler değil; dost halkların yaşadığı coğrafyalarda savaşa gidenlerdir” ifadelerini kullandı.   ‘GÖZALTILAR HDP FİKRİYATINI YOK ETME AMAÇLI’   Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ve sosyalist partilere yönelik HDP kongresi öncesi yapılan operasyonun hukuki değil tamamen siyasi bir operasyon olduğuna vurgu yapan Kerestecioğlu, “HDP fikriyatını yok etmek amacını taşımaktadır. Saldırdıkları kurumlar; halkların, inançların ve farklı kesimlerin kendilerini özgürce ifade edebildiği parti ve kurumlardır. Bu kurumlar halkların kendilerini özgürce ifade edebileceği kurumlardır. HDP böyle bir partidir. Tüm ülkeye tekçiliği dayatan bir hükümetin sindiremeyeceği kadar çok seslidir” diye konuştu.   “Şu an gözaltında olan barıştır, barış iradesidir” diyen Kerestecioğlu, kongre öncesi HDP bileşenlerine yönelik bu saldırının amacının HDP’yi yalnızlaştırmak olduğunu ifade etti.   ‘BİZ İNSANLAR ÖLMESİN DİYE MÜCADELE VERİYORUZ’   Kerestecioğlu, şöyle devam etti: “HDP'den yürüttüğü mücadeleden korkabilirsiniz. HDP ve bileşenlerinin savunduğu ilkeler, vermiş olduğu mücadele Türkiye halklarının demokratik geleceği için elzemdir. Bugün barışı savunan tek hat, HDP ve bileşenleridir. Diğerleri savaş politikalarının yanında saf tutmaktadır. Ve savundukları bu politika Türkiye halklarına her gün kaybettirmektedir. HDP ise yaşamı ve yaşatmayı temel ilke olarak savunmaktadır. İktidar her gün bu ülkenin gencecik insanlarını ölüme gönderirken biz insanlar ölmesin diye mücadele veriyoruz. İzledikleri savaş politikaları halktan tepki görmesin diye bize bu denli saldırıyorlar.”   Kerestecioğlu, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. “MHP ve AKP’den kongreye yönelik sert eleştiriler var. Bir de Devlet Bahçeli’nin Vietnam benzetmesi var. Nasıl değerlendirirsiniz?” sorusuna, “Vietnam’da neler olduğunu ve sonrasında yaşananları, Amerikan halklarının nasıl savaşı meşru olmayan bir savaş olduğunu gösterdiğini hayatın her alanında gördük. Filmlerle gördük, kitaplarla gördük. Kongremize ilişkin açıklamalara da teşekkür etmek istiyoruz. Çok ciddi bir ilgi gösterdiler. Onlarca GBT taramasıyla ciddi bir ilgi gösterdiler. Kongremizi kriminalize etmek için çok ciddi bir ilgi gösterdiler” yanıtını verdi.   Kerestecioğlu, 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği’nin mahkeme kararıyla kapatılmasına ilişkin ise “Çok acı. Bütün toplumsal muhalefetin ne kadar yok sayılmak istendiğinin göstergesidir. 10 Ekim’de ben oradaydım. Arabamızla yaralıları taşıdık. İnsanlar orada anıt dikilmesini isterken, bir barış heykeli dikilmesini isterken derneklerini kapatmak başka bir güçsüzlüğün ifadesi” dedi.    ÖNDER: DEMOKRASİNİN KIRINTISI KALMADI   Kongre sonrası HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’e soruşturma açılmasına dair ise Önder, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bizler bu ülkenin seçilmiş parlamenterleriyiz. Bu savaşın ülkemizin ortak geleceği için sıkıntılı olduğunuz, vahim sonuçlar üreteceğini, büyük toplumsal maliyet üreteceğini düşünüyoruz. Bizim böyle düşünmemizi ve bunu dile getirmemizi engelleyecek hiçbir güç yoktur. Ben, hükümetin düşündüğü gibi düşünmek zorunda mıyım? Soruşturma açmaları bu ülkedeki sözde demokrasimin ne kadar yerlerde süründüğünü kanıtlar, teşekkür ederiz, açsınlar. Her fikir değiştirdiğinizde sizin peşinize takılsaydık insan içine çıkacak yüzümüz olmazdı. Bu soruşturma demokrasinin kırıntısı kalmadığının göstergesidir.”   MEDYAYA ELEŞTİRİ: ZİLLETEDİRLER    Önder, basının partilerine dönük tutumu da sert sözlerle eleştirerek, şunları söyledi: “Sayın Cumhurbaşkanı’na bir vesileyle teşekkür etmek istiyorum. Kongremizi, bugün grup toplantısında gösterdi. Utanmadan ana akım medya bu görüntüleri verecek. Biz orada değerli basın emekçilerini bir kenara ayırıyoruz. Bu ülkenin 3’üncü partisi kongre yaptı, bir tane canlı yayın aracı yoktu. Bu ülkede böyle bir kongre olmamış gibi davrandılar. Bizim olmadığımız toplantılarda her gece ahkam kesip duruyorlar. İşte başkanımızın bahsettiği, bu toplumun en seçkin insanları apar topar bir siyasi imha operasyonuyla gözaltına alınıyorlar, bu ülkenin soluduğu havada emeği olan Onur Hamzaoğlu için eğer bir tek haber bültenleri bir şey söylemiyorsa yarın utanacaklar kervanında bütün bu ana akım kanallar da vardır. CNN’i, Haber Türk’ü, NTV’si hepsini söylüyorum. Bunlar yarın demokrasi, basın özgürlüğü nutuğu atamayacak kadar utanç içerisindedirler, zilletedirler, bu da tarihlere böyle geçsin.”