Gazeteciler: Baskılara karşı yazmaya devam 2021-01-18 09:04:06 İSTANBUL - Gözaltı ve tutuklamaların iktidarın susturma politikalarının devamı olduğunu belirten gazeteciler, “Silahımız kalemimizdir, yazarak direnmeye devam edeceğiz” dedi. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği’nin (DFG) 2020 Yılı Gazetecilere Yönelik Hak İhlalleri Raporu'na göre, 91 gazeteci tutuklu bulunuyor. Gazetecilere yönelik baskıların her geçen gün arttığı Türkiye’de, sadece son bir yılda 79 gazeteci gözaltına alındı, 24 gazeteci ise tutuklandı. Söz konusu baskılar, 2021 yılının ilk günlerinde de devam etti. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 5 Ocak’ta İstanbul’da bulunan evine yapılan baskınla gözaltına alınarak, aynı gün Antalya’ya götürülen ajansımız muhabiri Mehmet Aslan, 4 gün sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Etkin Haber Ajansı (ETHA) Muhabiri Pınar Gayıp ise İzmir'de yürütülen bir soruşturma kapsamında 14 Ocak’ta evine yapılan baskınla gözaltına alınıp, ev hapsiyle bırakıldı.    TÜRKİYE CEZAEVİNE DÖNÜŞTÜ   Yaşadıkları baskıları anlatan sahada çalışan gazetecilerden Yeni Yaşam Gazetesi Muhabiri Yadigar Aygün, basın özgürlüğü noktasında 180 ülke arasında 154’üncü sırada olduğunu belirttiği Türkiye’nin cezaevine dönüştüğünü söyledi. Aygün, “İnfaz yasasıyla katiller serbest bırakıldı, kalemiyle yazan, çizen gazeteciler tutuklandı. İktidar gazetecilerden korkuyor, halkın gerçekleri bilmesinden korkuyor ve insanların sorgulamasını istemiyor. Halkı ve toplumu baskı altına almak için bütün şiddet araçlarını hem gazeteciler üzerinde hem halk üzerinde kuruyor” ifadelerini kullandı.   BASKILARA KARŞI MÜCADELE   Gazetecilerin baskılara karşı mücadele ve dayanışma içerisinde olması gerektiğinin altını çizen Aygün, halkın haber alma hakkı için mücadele ettiklerini söyledi. Aygün, “Baskılar altında asla susmayacak ve yılmayacağız. İktidar susturmaya çalıştıkça, bizler yazmaya devam edeceğiz. Yani yargının sopasından korkmamalıyız, ana akım ve yandaş gazetede çalışanların da gazetecilik mesleğini savunmaları ve yanımızda olmaları gerekiyor. Bizler zaten bunun mücadelesini veriyoruz. Yandaş medyanın da mesleğin haklarını savunması için bu mücadeleye dahil olmaları gerekiyor” dedi.   SALDIRILARIN NEDENİ   Etkin Haber Ajansı editörü Nadiye Gürbüz, artan saldırıların iktidarın “yönetememe” sorunundan kaynaklandığını belirterek, “Kadınlar sokaktan vazgeçmiyor. Gençler üniversitelerde direniyor. İşçiler grevde direniyor. Bunların hepsi kendi alanlarında lokal biçimde de kalsa, ciddi bir yönetememe durumunu ortaya çıkartıyor. Bu haberleri yapan gazeteciler baskı altına alınmak isteniliyor” şeklinde konuştu.   ‘VAZGEÇMEYECEĞİZ’   Gazetecilerin yaptıkları haberler gerekçesiyle gözaltına alındığını ve tutuklandığını ifade eden Gürbüz, “ETHA muhabiri Pınar Gayıp izlediği bir cenaze töreni nedeniyle gözaltına alınıyor, Mezopotamya Ajansı muhabiri Mehmet Aslan yaptığı haber nedeniyle tutuklanıyor. Van'da 4 gazeteci arkadaşımız devletin işkence ve katliamını açığa çıkarttığı için tutuklanıyor. Bunların amaçları yaşananları görünmez kılmaktır. Fakat bu yöntemi çok denediler, sokakta katlettiler, bürolarımızı bombaladılar ve tutuklayıp yıllarca ceza verdiler. Bu yöntemleri her zaman denediler ama bilmeleri gereken bir şey var: Ne kadar saldırırlarsa saldırsınlar, yerine her zaman yenisi geliyor. Sosyalist ve özgür basın geleneği devam ediyor. Mücadele etmekten, haber yapmaktan ve gerçekleri halka yansıtmaktan hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz. Biz buradayız, işimizin başındayız, bir kez daha yaptığımızın doğru olduğunu iktidarın korkusundan görüyoruz. Gerçekleri açığa çıkarmanın onları ne kadar rahatsız ettiğini görüyoruz. O yüzden mücadeleye devam sosyalist bir perspektifle gazetecilik yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.   ÇÖZÜM BİRLİKTELİK   Gazeteci Emre Orman da iktidarın kendisine karşı olan her sesi bastırmak için baskı, şiddet ve sansür uyguladığını belirterek, “Karşılarında muhalif hiç kimseyi bırakmak istemiyorlar. Ellerindeki tek dilekçe ‘terör’, başka bir demagojileri yok. Haber yapan ‘terörist’, soru soran ‘terörist’ ve haber paylaşana ‘terörist’ diyorlar” diye tepki gösterdi   Baskılara karşı “topyekûn mücadele” vurgusu yapan Orman, şunları söyledi: “Herkesin bedel ödemek için hazır olması gerekiyor. Gerekirse sokaklara çıkılmalı, başka çözüm yolu yok. Bizim silahımız kalemimizdir, yazarak direnmeye devam edeceğiz. Açıklamalar ve sokak eylemleriyle bu sesi daha da yükselteceğiz. Tek çözüm gazetecilerin bir araya gelerek kenetlenmesidir.”