ATO: Ankara’da günlük vaka sayısı bine yaklaştı 2020-08-04 13:40:07   ANKARA - Ankara Tabip Odası'nın saha araştırmasına göre, “normalleşme” sonrası kentteki pandemi hastanelerindeki yoğun bakım üniteleri doldu ve vaka sayısı bine yaklaştı.    Ankara Tabip Odası (ATO), koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde hayata geçirilen “normalleşme” adımları sonrası yaşananlara ilişkin hazırladığı saha araştırması raporunu yayınladı. ATO, araştırmanın kamu ve özel sağlık kuruluşlarında çalışan 249 hekimin katılımı ile 29 Haziran- 25 Temmuz tarihleri arasında yapıldığını belirtti.     Vaka sayısının Temmuz ayında da devam ettiğine vurgu yapılan raporda, “Bu süreçte en çok vaka artışının yaşandığı iller arasında Ankara; Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca'nın da basın açıklamalarında dikkat çektiği gibi hep ilk 5 il arasında idi. Sahada aktif çalışan sağlık emekçilerinden (filyasyon ekibinde görevli, poliklinik hizmeti veren ve yoğun bakımda görevli sağlık çalışanlarına kadar) aldığımız bilgiler doğrultusunda Ankara’da günlük pozitif Kovid-19 vaka sayısının bine yaklaştığını belirtmek istiyoruz” denildi.     YOĞUN BAKIMDA YOĞUNLUK    Vaka sayısından kaynaklı kentteki pandemi hastanelerde bulunan yoğun bakım ünitelerinin dolduğu belirtilen raporda, “Pandemi hastaneleri dışındaki kamu sağlık kuruluşlarının yoğun bakımlarında da ciddi sıkıntılar yaşanmaktadır. Yoğun bakım üniteleri Kovid-19 hastası kabul edemez hale gelmiştir. Klinik olarak semptomu olan ve akciğer tomografisinde yaygın pnömotik infiltrasyonu bulunan hastalara yer bulunmamaktadır. Yoğun bakım ünitesinde yatması gereken hastalar acil servislerde sedyeler üzerinde takip edilmektedir. Bu hastanelere başvuran hastalar zaman zaman diğer hastanelere yönlendirilirken, pandemi dışındaki hastaneler, normal sağlık hizmeti sunan sağlık kuruluşlarında da yer bulunamayınca hastalar evlerine gönderilmektedir” diye belirtildi.   16 HASTA KAPASİTELİ ODADA 24 HASTA   Raporun devamında şu bilgilere yer verildi: “Pandemi hastanelerinde salgının en yoğun olduğu Nisan Mayıs aylarında dahi her odaya bir pozitif hasta kabul edilirken, şimdilerde bu odalara ikişer hasta yatırılmaktadır. Ankara’da kamu özel işbirliği ile işletilen bir hastane de Kovid-19 hastalarının kabul edildiği her biri yoğun bakım ünitesinin hasta kapasitesi normal koşullarda 16 iken bu yoğun bakım ünitelerine de 8'er hasta ilave edilmiş, 16 hasta kapasiteli yoğun bakım ünitelerinde 24 hastaya hizmet verilmeye başlanmıştır.   KOVİD-19 TANISI KONAN SAĞLIKÇILAR     Ankete katılanlar arasında tarama testinin ‘sadece semptomu olanlara’ uygulandığını belirtenlerin oranı yüzde 42.58 iken, ‘sadece temaslı olanlara’ uygulandığını belirtenler yüzde 30, ‘sadece temaslı semptomatik olanlara’ uygulandığını belirtenler ise yüzde 27.42’dir. Araştırmamıza katılan hekimlerin yüzde 96.79’u ‘Kovid-19 tanısı almadıklarını’, yüzde 2.01’i “iki ay içinde’ aldığını, yüzde 1.20’si ‘yakın zamanda’ aldığını belirtti. ‘Çalıştığınız kurumda Kovid-19 tanısı alan sağlık personeli var mı?’ sorusuna yüzde 51.41’i ‘evet’, yüzde 33.33’ü ‘hayır’, yüzde 15.26’sı ‘bilgim yok’ yanıtını verdi. Bu tabloya yol açan etkenlerden birisi, sağlık çalışanlarına yaygın test ve tarama yapılamaması ise, diğeri de erken alınan ‘normalleşme’ kararıdır. Sağlık çalışanlarına Kovid-19 bulaşıyla ilgili özel bir sürveyans ve bildirim sistemi ‘kurulmadığını’ belirten hekimlerin oranı yüzde 40.16 iken, yüzde 28.92’si ‘kurulduğunu’, 30.92’si ise ‘bilgim yok’ yanıtını verdi.   YÜZDE 81: YENİDEN AÇILMA SÜRECİ ERKEN     Yeniden açılma kararının zamanlamasıyla ilgili olarak katılımcıların yüzde 81.83’ü ‘erken alındığını’, yüzde 6.63’ü ise ‘zamanında alındığını’ belirtmişti. Kararsızların oranı ise yüzde 11.73’tür. Yeniden açılma ile birlikte çalıştıkları kurumda Kovid-19 tanısı alan hasta sayısında ‘artış’ olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 64.66, ‘artış yaşanmadığını’ belirtenlerin oranı yüzde 35.34’tür.”   7 SAĞLIKÇI YAŞAMINI YİTİRDİ   1 Haziran’dan itibaren 7 sağlık çalışanının daha hayatını kaybettiği bilgisini de paylaşan ATO, kentte koronavirüs tanısı alan sağlık çalışanı sayısının ise 488’e yükseldiğini belirtti.   Raporun sonuç bölümünde ise şu tespitlere yer verildi: “Salgın kontrolsüz bir şekilde, gayri ciddi ve bilimsel veriler dışındaki yönetsel kararlarla bastırılmaya çalışılırken, tüm sorumluluk bireylere yüklenmektedir. Sonuç olarak salgın döneminde ancak bulaş kaynağına ulaşarak, karantina ve izolasyon sağlanarak bulaş engellenebilir. Temel koruyucu sağlık hizmetinin; epidemiyoloji bilimine uygun yapılmadığı ve hastaların tedavilerinin kurumlarında karşılandığı durumlarda sağlık kuruluşları yetersiz kalabilir ve toplum ve elbette sağlık çalışanları ağır bedeller ödemeyle karşı karşıya kalabilir.”