İZMİR - Ulaşım, barınma ve beslenme gibi maliyetlerin her geçen gün arttığını vurgulayan üniversite öğrencileri, krizin yükünün kendilerine değil sermayeye yüklenmesi gerektiğini söyledi.
İzmir'de bulunan sosyalist gençlik örgütleri, yaşadıkları ekonomik sorunlara ilişkin Bornova Küçükpark'ta basın açıklaması yaptı. "Krizin bedelini üniversiteliler ödemeyecek" pankartının açıldığı açıklamada, "Sermayeye değil öğrenciye bütçe" , "Barınma, ulaşım, beslenme haktır" ve "Kredi değil burs istiyoruz" dövizleri taşındı. Açıklamada sık sık "Ulaşım hakkı engellenemez" sloganı atıldı.
Öğrenciler adına basın metnini Öğrenci Kolektifleri üyesi Zehra Akbıyık okudu. Öğrencilerin yetersiz, niteliksiz yurtlara mecbur bırakıldığını söyleyen Akbıyık, "Fahiş ev kiraları ile barınamıyoruz; faturalara her gün zam geliyor, yiyeceğe her gün zam geliyor karnımızı dahi doyurmakta zorluk yaşıyoruz. Temel haklarımızdan mahrum bırakılıyoruz. Halkın büyük kesimi gibi bizler de üniversiteliler olarak geçinemiyoruz. Okullarımızda yemekhanelerimiz sürekli zamlanıyor, kantin fiyatları artıyor, okul için gereken materyaller pahalanıyor. Bizlere reva görülen açlık, yoksulluk ve daha hesabımıza dahi yatmadan yüksek faturalar ve zamlar altında eriyen burslarımız, öğrencilerin sefaletine sefalet katmaya devam ediyor" dedi.
'GEÇİNEMİYORUZ'
Öğrenci burs ve kredilerine sadece yüzde 47 zam yapıldığını kaydeden Akbıyık, "AKP-MHP ittifakının çoklu zamları yetmiyormuş gibi yerel belediyeler de zamlardan geri durmuyor. CHP’nin zammı ile bugünden itibaren geçerli olacak şekilde tam biniş ücreti 6.50 tl’den 8.78’e, öğrenci biniş ücreti ise 2.20 tl’den 3 tl’ye çıkartıldı. Her gün kullandığımız, ücretsiz olması gereken toplu taşıma bile zamlarla öğrencilere lüks haline gelmeye aday. Memleketin tüm ekonomik durumu ortadayken, gerçek dışı bir şekilde 1250 tl ile geçinmemiz bekleniyor" diye belirtti.
'SUSMUYORUZ, KORKMUYORUZ'
Bu sene, geneli ekonomik nedenle 255 bin öğrencinin üniversiteye kayıt yaptırmadığı veya bıraktığını aktaran Akbıyık, "Sermayenin yarattığı bu kriz düzenine mahkum değiliz. Biraz geriye gidelim ve hatırlayalım. Buradan 5 bin km uzakta, Sri Lanka’da yükselen sesi hatırlayalım. Emekçilerin işyerlerinden, evlerden; gençlerin kampüslerden sokaklara dolup taştığı ve binler olarak sarayı kuşattığını hatırlayalım. Sesimizi birleştirerek, örgütlenerek sermaye düzeninin karşısında olabiliriz. Artan faşist baskıya karşı susmuyoruz. Kampüslerde, meydanlarda olmaya ve sesimizi yükseltmeye devam ediyoruz" diye konuştu.