Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) Van’da düzenlediği “Demokratik Yerel Yönetimler Eğitim Çalıştayı”nın sonuç bildirgesi açıklandı. 

 

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, belediye eşbaşkanları, milletvekilleri ve belediye meclis üyelerinin katıldığı ve 4 gün süren çalıştayda, çeşitli başlıklar tartışıldı. 

 

Sonuç bildirgesinde, "Mart seçimlerinde HDP’nin kazandığı (YSK’nın KHK kararıyla el konulan 6 belediyemiz hariç) 3 Büyükşehir, 5 il, 40 ilçe ve 11 belde belediyemizin eşbaşkanlarının katıldığı, İl Genel Meclis üyeliği çoğunluğunun bizde bulunduğu 5 ilin İl Genel Meclisi Eş Sözcülerinin, belediye başkanlığını kazanamadığımız fakat meclis çoğunluğunun HDP’de bulunduğu belediyelerin, belediye meclis grubumuzun eş sözcülerinin katıldığı,4 gün süren bir eğitim çalıştayını hep birlikte gerçekleştirdik. Çalıştayımızın ilk 2 günü yani 4-5 Temmuz tarihlerinde kadın eşbaşkanlarımızın ve belediye meclisi kadın eş sözcülerimizin katılımıyla gerçekleşen çalıştayımız, 6-7 Temmuz tarihlerinde ise karma biçimde devam etmiştir" denildi.

 

 KADIN PERSPEKTİFİNE DİKKAT ÇEKİLDİ

 

Bildirgede çalıştayın oldukça verimli geçtiği belirtilirken, şu ifadelere yer verildi: "Bu dört günlük eğitim çalıştayımızda başta HDP’de Kadın Perspektifi, Eşbaşkanlık Sistemimiz, Yerel Yönetimlerde Kadın Modeli ve Kadın perspektifimiz olmak üzere; HDP Fikriyatı ve Yerel Yönetimler İlişkisi, Yerel Yönetimlerde Pratik Politikalar ve Modelimiz, Yerel Demokrasi, Demokratik Ulus ve Radikal Demokrasi, Pratik Politikalar ve Mahalle Çalışmalarımız tartışılmıştır.”  

 

DEMOKRATİK TOPLUMCU BELEDİYECİLİK TARTIŞILDI

 

Çalıştayın yapılmasındaki temel amacın "Bundan sonraki süreçlerde HDP olarak fikrimizin ve çalışma yöntemimizin ne olacağına dair eğitim çalışmaları yapılmış ve demokratik toplumcu belediyecilik paradigmamızı esas alarak geleceğe dönük tartışmalar yürütülmüştür. HDP, Demokratik Yerel Yönetimleri bireyin özgür ve demokratik ilkelerde yaşayacağı temel bir okul olduğuna inanır. Bu gerçeklikten yola çıkarak Yerel Yönetimler demokratik siyasete dayanır diyoruz. Ulus-devletin katı merkezli, kadın karşıtı, tek ve düz çizgili, bürokratik yönetim ve idare anlayışına karşılık, tüm toplumsal gruplar ve kültürel kimliklerin kendilerini ifade edebileceği yaşam alanlarını yaratarak ve tartışarak, meclisinde kararlar alarak yapmaları yaşamsal ilkemizdir" olduğu belirtildi. 

 

'HALKIN GÜCÜ’

 

Demokrasinin yerelden başlandığına dikkat çeken bildirgede, şunlar kaydedildi: “Özgürlükçü belediyecilik anlayışıyla demokrasiyi geliştirebiliriz. Çünkü halkın gücünden daha büyük bir güç yoktur. Bu güç ile demokratik yönetim kültürünü oluşturmak temel hedefimizdir. Bu dört günlük toplantıda ortaya çıkan ortak irade de bu yönlü tezahür etmiştir. Tüm hukuk dışı engellere rağmen demokratik ve toplumcu belediyeciliği inşası ve katılımcı belediyecilik anlayışıyla halkın yönetime katılımı sağlanarak yapılacaktır. Bunun ilk ayağının da kadın ile birlikte eşit temsiliyete dayalı, yan yana hareket etmek olduğunu, yapılacak tüm çalışmalarda kadın özgürlüğünün temel alınarak yapılmasının hayati olduğu vurgulanmıştır. Şüphesiz özgür birey ve demokratik toplum yaratabilmenin en önemli yöntemi doğrudan ve katılımcı demokrasinin icrasıdır.  İnsan topluluklarının iktidar ve devletli sömürü sistemlerine karşı en etkin örgütleme modeli olan belediyeler demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigma ile hayat bulacaktır. Bu inanç ile tüm belediyelerimize çalışmalarında tekrardan başarılar diliyoruz."