Özsoy: AKP, Baba Esad’ın Arap Kemeri politikasının yürütücüsü

img

ANKARA -  Türkiye’nin Suriye politikalarına dair konuşan HDP’li Hişyar Özsoy, “AKP, 60 yıl sonra baba Esad'ın Arap Kemeri politikasının şu an sürdürücüsü ve yürütücüsü.” ifadelerini kullandı

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Hişyar Özsoy, Meclis Genel Kurulu’nda 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi görüşmelerinde konuştu.

Türkiye’nin diplomasi ve dış politikasını eleştiren Özsoy, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Katar’da yaptığı bir konuşmasında, “Esad seçimleri kazanırsa çalışabiliriz” şeklinde açıklamasına ilişin, “‘Biz, Esad'la çalışmayı değerlendirebiliriz’ diyor Sayın Bakan. ‘500 bin insanın katili’ denilen Esad'la biz yeniden çalışmayı değerlendirebiliriz! Nedir bu durum? Açıkça söyleyelim, ismini koyalım” dedi.

‘OYUN SURİYE’DEKİ KÜRTLERİN KAZANIMLARININ ÖNÜNE GEÇMEK’

Özsoy, Türkiye’nin iki başlı bir politikasının olduğunu hatırlatarak, “Esad gidecek ve Türkiye'nin daha yakından çalışabileceği başka bir rejim tesis edilecekti. Fakat bu, Esad'ın gitme meselesi sarpa sarınca Türkiye, Suriye'deki önceliklerini teke indirgedi: Esad kalacak, gerekirse Esad'la da çalışacağız ama Esad karşıtı olarak desteklediğimiz bütün güçleri biz tekrardan toparlayıp bu defa, Suriye'de Kürtlerin kazanımlarının önüne geçmek için, yeniden konumlandıracağız, hikâye bu. Bunu Afrin'de gördük, bunu başka alanlarda görüyoruz” diye konuştu.

‘BABA ESAD’IN POLİTİKASINI AKP SÜRDÜRÜYOR’

Özsoy sözlerini şöyle sürdürdü: “Şimdi de Kobane ve Cezire bölgelerinin arasına girerek; belki orayı da, böyle, biraz açarak, o mesafeyi açarak ne yapmaya çalışıyorlar? Bilinsin diye söylüyorum. 1960'larda baba Esad'ın yaptığı Arap Kemeri politikası; Arap nüfusu Kürt nüfusunun içerisine yerleştirerek o bölgeleri, o coğrafik sürekliliği dağıtma. Maşallah Adalet ve Kalkınma Partisi Hükûmeti altmış yıl sonra baba Esad'ın Arap Kemeri politikasının şu an sürdürücüsü ve yürütücüsü. Bir yere not edelim sadece. Türkiye'de -bir analoji yaparak söylüyorum- Sultan Abdülhamit dönemi daha açılmadan kapanmıştır. Ortada onlarca Enver ve Talat paşalar, şahsımca, kol gezmektedir. Bunun faturasını Adalet ve Kalkınma Partisi’ne de kanımca ödeteceklerdir. Bir bölgesel güç olduğunu iddia eden Türkiye, Orta Doğu için nasıl bir nizam öngörüyor? Nasıl bir düzen öngörüyor? Bu değişik halkların, değişik toplumların, dillerin, kültürlerin; birbirini öldürmeden, birbirini boğazlamadan bir arada yaşayabilecekleri bir model önerebiliyor mu, öneremiyor mu? ”