BİTLİS - Bitlis'te halka seslenen HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, ülkede yaşayan herkesin hukuksuzluğa karşı sesini yükseltmesi gerektiğini söyleyerek, "Vicdan sahibi olan herkese sesleniyorum; sesinizi çıkarın, itiraz edin. Halkımızın toplumsal ittifakına en uygun adaylarla bu kayyumları silip atacağız" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli Hakkari ziyaretinin ardından Bitlis’e geçti. Tatvan Fuar Alanı’nda karşılanan Temelli, ardından Bitlis HDP İl binasına geçti. Burada konuşan Temelli'nin ilk gündemi belediyelere atanan kayyumlar oldu.
MUHTARLARIN GÖREVLERİNDEN ALINMASI
Belediyelerin kayyum anlayışıyla halktan koparıldığını söyleyen Temelli, "Şimdi bu zulümden kurtulma zamanıdır. Halk siyasi iradesine sahip çıkmaktadır. Bu tartışma konusu dahi değildir. Halkımız bu siyasi iradesiyle bu kayyumlardan en kısa zamanda kurtulacaktır. Bu kayyumlar bizim siyasi irademize ipotek koyduğu kadar geleceğimizi de çalan yöntemdir. Hazine, belediye arazileri, mal varlıkları adeta yandaşlara peşkeş çekilmektedir. Bu kayyumları buralardan söküp atacağız. Muhtarlar bile görevlerinden alınıyor. Bu kayyumcu zihniyet her yerde bu zihniyetini hakim kılmak için baskıyı, zulmü arttırmaktadır. Saraya giden muhtarlar İspanya'ya gönderiliyor ama halkın muhtarlarını 'terörle iltisaklı' diyerek görevden alıyor. Öncelikli görevimiz bu zihniyeti teşhir etmektir. Bu ceberut devlet anlayışından bu ülkeye hayır gelmez. Bunların yaptığı halklar arasına düşmanlık tohumu ekmek, insanları birbirine düşman etmektir. Bunu da sürdürmenin yolu olarak bugün ellerindeki tek şey savaştır, şiddettir, zulümdür” dedi.
MHP'NİN AF TEKLİFİ
Cumhurbaşkanı’nın af için çalışma talimatını hatırlatan Temelli, “Bu ülkenin demokratikleşmesi için affa değil barışa ihtiyacı var. Bunun ilk adımını yerel demokrasi adımını atarak diğer alanlardaki iktidarın tıkadığı kanalları açacağız. Toplumsal barışı kurmanın yegane çözümünden biri de bu ülkede adeta tehdit haline getirilen Terörle Mücadele Kanunu'nun kaldırılmasıdır. Vatandaş hangi hakkını savunmaya kalksa karşısına bu yasa çıkıyor. Terörle Mücadele Kanunu vatandaşların hakları ve demokratik siyasetin tavsiyesi için var. Parlamento, halkın temsilcilerinden oluşur ve halka kulak vermek zorundadır. Onu dinleyerek, onun lehine kararlar almak zorundadır. Parlamentoya çağrıda bulunuyorum. Hep birlikte bu toplumsal barışı sağlayacak adımı atalım. Sarayın vesayetinden kendinizi de kurtarabilirsiniz. Bu vesayetten kurtulmanın yolu bu adımları atmaktan geçiyor. Bu parlamento eksiktir, Leyla Güven parlamentoda değil cezaevindedir. Bu, 27’nci dönem parlamentosunun onur mücadelesidir. Leyla Güven parlamentoda değilse bir eksik değil birçok eksiğiz demektir” diye konuştu.
ORTAK MÜCADELE
Türkiye'de artık değişim zamanının geldiğini söyleyen Temelli, konuşmasına şöyle devam etti: "Tüm halkalara da halkımıza da sesleniyorum. Hangi partiye oy vermiş olursanız, hangi siyasi görüşten olursanız olun ama ülkenin içinde bulunduğu koşullara itirazınızı yükseltin. Bu nefret söylemine karşı ülkemize sahip çıkma zamanıdır. Farklılıklarımızdan güç alarak hepimiz birbirimizin değerini koruyarak ortak vatanımızda, demokratik cumhuriyeti inşa edebiliriz. Bunu yapınca bu ülkeye huzur, barış ve demokrasi gelir. Herkes bu iktidara ses çıkarmalıdır. Herkes vicdanını yitirmiş olamaz. Vicdan sahibi olan herkese sesleniyorum sesinizi çıkarın, itiraz edin. Parlamentoya çağrıda bulunuyorum. 26’ncı dönemin tüm ayıplarını birlikte ortaya çıkaralım. Tutsak belediye başkanlarımız, parti eşbaşkanlarımız serbest bırakılsın."
‘ERDOĞAN SURİYE’DE SAVAŞI KÖRÜKLEYEREK İKTİDARINI SÜRDÜRMEKTEDİR’
Türkiye'nin Minbiç ile ilgili açıklamalarına da değinen Temelli, "Efrîn’de olduğu gibi Minbiç üzerinde de aynı senaryo oynanıyor. O zaman 'Efrin, Efrin'lilerindir müdahale etmeyin' dedik ama müdahale edildi. Bugün Efrin yaşanacak bir yer değildir. Kadın pazarları kuracak kadar aklını yitirmiş bir zihniyet, Efrin’i yaşanmaz bir hale getirdi. Suriye halkları kendi kararlarını kendisi versin. Erdoğan iktidarı Suriye’de savaşı körükleyerek kendi iktidarını sürdürmektedir. Suriye ve Türkiye’ye barışın gelmesinden korkmaktadır” diye konuştu.
YOKSULLUK VE İŞSİZLİK SORUNU
Ülkede yoksulluğun had safhada olduğunu söyleyen Temelli, işsizliğin gençler ve kadınlarda yüzde 30'lara ulaştığını, hayat pahalılığının da giderek arttığını söyledi. İnsanların sofralarında her gün bir dilim ekmeğin daha çalındığını aktaran Temelli, ülkenin tüm zenginliğini sarayın bir avuç yandaş ile yuttuğunu söyledi.
Emeklilik sorunu, işsizlikle mücadele programını açıklayan Temelli, “İktidar işsizlik sorununu çözecek kaynaklarla kendine yeni saraylar yapıyor. Emeklilikte yaşa takılanların sorununu çözmek yerine Diyanet’in kaynağını artırıyor. Sorunlardan bahsederken bir öğretmen arkadaşımızın intihar ettiğini öğrendik. Atanmayan 100 binlerce öğretmen var. Bu sorunu çözmek yerine bugün bir intiharlar coğrafyasında yaşıyoruz. Her gün geçim sıkıntısından, işsizlikten intihar eden insanlarımız var. OHAL emekçiler ve Kürtler için daha da kalıcılaştı. Bu iktidardan kurtulduğumuzda bu iktisadi krizden de kurtulacağız. Bunun ilk adımı da yerel seçimlerdir. Bu 5,5 ay boyunca hep birlikte örgütlülüğümüzü artıracağız. Birlikte, yan yana gelirsek bunu başarabiliriz. Halkımızın toplumsal ittifakına en uygun adaylarla bu kayyumları silip atacağız. Bitlis’te işsizlik, yolsuzluk var, mera ve yayla yasakları var. Bu dağ gibi sorunlarla mücadele edecek, sorunları çözecek bir irade var. O iradeyi bir kez daha saygıyla selamlıyorum” diyerek konuşmasını bitirdi.
Temelli yaptığı konuşmanın ardından esnaf ziyaretlerine başladı.