Hasip Kaplan: İktidar muhaliflerini katmerli cezalandırma çabası içinde 2020-04-10 09:00:48 İSTANBUL - Meclis'te görüşülen infaz düzenlemesinin Anayasa'ya ve İçtüzüğe aykırı olduğunu ifade eden hukukçu-siyasetçi Hasip Kaplan, “İktidar kendi yandaşlarına af çıkartıp, siyasi muhaliflerini daha katmerli cezalandırma çabası içinde” dedi.  AKP ve MHP gruplarının ortak hazırlayıp Meclis’e getirdiği 70 maddeden oluşan ve 11 kanunda değişiklik öngören "Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi", Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmeye devam ediyor. Düzenlemenin Anayasa'ya, yasalara ve içtüzüğe aykırı olduğunu ifade eden Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Milletvekili, Avukat Hasip Kaplan, iktidarın burada siyasi kan davası güttüğünü söyledi.    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Kırıkkale Cezaevi’nde tutulan organize suç örgütü hükümlüsü Alaattin Çakıcı ziyaretini hatırlatan Kaplan, bu ziyarette Bahçeli’nin Çakıcı’ya “af veya infaz indirimi" sözünü verdiğini ifade etti. Ziyaretten sonra Bahçeli’nin, Yardımcısı Fethi Yıldız’a af teklifini hazırlattığını belirten Kaplan, “MHP, teklifte ‘Siyasi mahkumlar ve teröristler hariç’ dedi. AKP bir yıl bunun üzerinde çalışıp yeniden 70 maddelik ‘Torba Kanun’ şeklinde Meclis’e verdi” dedi.     AYKIRI TEKLİFLE AYRIMCILIK    AKP-MHP’nin koronovirüsü nedeniyle cezaevlerinin boşaltılması gerektiği yönündeki beyanlarını hatırlatan Kaplan, “Anayasa'da ‘Özel Af’a nitelikli çoğunluk oyu gerektiği için, yasada hile yaparak, dolanarak, infazda indirimler, şartlı salıverme koşullarında kısmi değişiklikler öneriyorlar. Ancak düşünce suçluları, siyasi olanlar ‘terörist’ denilerek kapsam dışı bırakılıyor. Anayasanın eşitliği düzenleyen 10’uncu maddesine, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) ve Birleşmiş Milletler (BM) Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’ne çok açık aykırı bu teklifle resmen ‘ayrımcılık’ yapıyorlar. Özellikle Kürt milletvekilleri, belediye başkanları, siyasetçileri yararlanmasın diye çok açık bölücülük yapıyorlar. Ayrıca suçlarda cezaları arttırıyorlar. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) düşünce suçları, Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 7’nci maddesi ile Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) içtihatları çok açık olmasına rağmen uygulanmıyor.”   ‘SOSYAL PATLAMALARA YOL AÇABİLİR’   Yapılan düzenlemenin Anayasa'ya, yasalara ve içtüzüğe aykırı olduğunu belirten Kaplan, bunun toplumsal çatışmalara ve sosyal patlamalara yol açabileceğini vurguladı. İktidarın Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği’nin (AB) tutukluların serbest bırakılmaları çağrılarını özellikle dikkate almadığını dile getiren Kaplan, “BM’nin ‘İkiz Sözleşmeleri’nde ayrımcılık yasağı vardır. Bunlara uyulmuyor. CHP bunu Anayasa Mahkemesi’ne eşitlik yönünden götürse bile Kürt siyasetçilerin aleyhine kararlar çıkar. Geçmişte ‘Rahşan Affı’nda bunları yaşadık. Tüm bunlara karşı yılmadan sürekli mücadele etmek gerekir. Mağdur olan herkes AYM, AİHM ve BM İnsan Hakları Komisyonu’na başvurularını yapmalıdır” diye konuştu.    ‘MUHALİFİ TERÖRİST OLARAK TANIMLIYOR’   BM’nin 96 “terör” tanımının olduğuna dikkat çeken Kaplan, Türkiye’deki tanımın ise muhalif olan herkesi kapsadığını vurgulayarak, “Bir söz, bir tweet, bir açıklama, örneğin ‘Savaşa karşı barış, diktaya karşı demokrasi’ denilince terörist olarak suçluyorlar” ifadesinde bulundu.     ‘KAN DAVASI GÜDÜYOR’   İktidar kendisine muhalif siyasi tutuklulara karşı "Düşman Hukuku" uyguladığını dile getiren Kaplan, “İktidar, siyasi kan davası güdüyor. Selahattin Demirtaş başta olmak üzere birçok siyasetçi tahliye olmasına rağmen talimatla yeni soruşturmalar açılarak tutuklandı. Figen Yüksekdağ, Osman Kavala, Ahmet Altan birçok örnek gösterebiliriz. Yeni kurulacak infaz hakimliklerine siyaseten atanacaklar. Özellikle Kürt siyasetçilerin ve muhaliflerin bazı haklardan yararlanmasını engelleyecekler. Yani iktidar kendi yandaşlarına af çıkartıp, siyasi muhaliflerini daha katmerli cezalandırma çabası içinde” ifadelerini kullandı.    NE VİCDANA NE DE İNSANLIĞA UYUYOR   Düzenlemede “iyi hal” konusunun muğlak bırakılarak, devlete karşı işlenen suçlarda olası erken tahliyeleri önlemek olduğuna dikkat çeken Kaplan, düzenlemenin hem hukuka hem vicdana hem de ahlaka ve insanlığa aykırı olduğunu vurguladı. Düzenlemeyle topluma ve yurttaşa karşı suç işleyenlerin serbest bırakılacağını ifade eden Kaplan, “Devlete karşı suç işleyenler ise cezaevinde koronavirüsüne karşı korunaksız bırakılacak. Yaşam hakları tehdit altında olacak” diye konuştu.    MA / Ferhat Çelik