'Müziksiz dünya ruhsuz bedene benzer'

img

İSTANBUL- “As” albümüyle müzik severlerle buluşan Serhat Ertuna, sözlerin yetmediği yerde başlayan duygu iletişiminin en güzel halinin müzik olduğunu belirterek, "Sanırım müziksiz bir dünya ruhsuz bedenlere benzerdi" diyor.

Müzisyen Serhat Ertuna’nın “Lamekan” albümünün ardından “As” albümü çıktı. Yaklaşık 3 yıl süren projenin aranjörlüğünü Ayhan Evci üstlendi. Albümde Ciwan Haco’nun bir ezgisi de yer alıyor.
 
‘POZİTİF VE UMUT DOLU BİR ALBÜM OLDU’
 
Moral ve motivasyona ihtiyaç duyulan böylesi bir dönemde umut içeren bir albüm çıkarmaya özen gösterdiklerini söyleyen Ertuna, “Karamsar şarkılar yerine daha pozitif ve umut içerikli bir repertuar seçtik. Bunca negatif durum ve kaos içinde albümün insanlara nefes aldırmasını umuyorum” dedi. 
 
‘HER ŞARKININ BİR HİKAYESİ VAR’
 
Her ezginin kendi içinde bir hikaye barındırdığını söyleyen Ertuna, bir parçanın öyküsünü şöyle anlattı: “Albümde yer alan ‘Bikene’ (Gülümse) şarkısı toplumsal ve politik baskı nedeniyle gülümsemenin zafiyet olarak yansıtıldığı coğrafyalarda her olayı trajediyle anlatmayı, arabesk bir tarzı, acıyı, kederi bir yaşam biçimi haline getirmiş bakışa açısına bir başkaldırıdır. Özellikle Kürt halkının yürüttüğü mücadelede sanat eserlerinin, giderek daha çok acıya odaklı, keder, yıkım, kader, ezilmişlik ve mağduriyet üzerine kendilerini var edenleri eleştiriyor. Şarkıda acı dağıtarak değil cesaret, moral ve tebessümle güçlü bir devrim mümkün diyor. ‘Bikene’ bir özeleştiridir aslında.” 
 
‘MÜZİKSİZ DÜNYA RUHSUZ BEDENLERE BENZERDİ’
 
Müziği hayatın kendisi olarak tanımlayan Ertuna, “Sözlerin yetmediği yerde başlayan duygu iletişimi ve tabi duyma hissinin en güzel halidir. İnsan tüm duygu hallerinde, duygu değişimlerinde en çok müziğe sığınır, korku ve kaygı duymadan yaşadıklarına ortak eder, hatta kendini müzikte bulur. Eğer ruh diye bir şey varsa, onu besleyen yegane gıdadır müzik. Sanırım müziksiz bir dünya ruhsuz bedenlere benzerdi” ifadelerini kullandı.
 
Sanatın, yaşanmışlıkların estetize edilerek sunulma hali olduğunu dile getiren Ertuna, “Sanatçının beslenme çantasında sadece gerçek yaşam hikayeleri vardır. Beni besleyen de hayatın kendisidir” dedi.  
 
‘MÜZİK EN ÇOK ANADİLİNDE OKUNDUĞUNDA GÜZELDİR’
 
Ertuna, şarkılarını Kürtçe seslendirmesinin nedenini ise şöyle anlattı: “Müzik en çok anadiliyle okunduğunda güzeldir. Duygunun en güzel, en doğal halinin anadilde söylenen müzik olduğunu düşünüyorum. Bununla birlikte Kürtçe hala yok sayılan gayri resmi görülen, keyfi ve yasal birçok engelle karşı karşıya kalan, neredeyse tüm sanat platformlarında yok sayılıp engellenen bir dil. Türkiye’de ve dünyadaki sanat platformlarında Kürtçe’nin yer edinmesi gerekiyor. Bu da şarkılarımı Kürtçe seslendirmemde önemli bir etken. Biraz da bunun mücadelesini vermeye çalışıyorum.”