El Rızk Camisi de parça parça taşınacak

img

BATMAN - Baraj suları altında bırakılmak istenen Hasankeyf’te, tahribat artık geri döndürülemez boyutta. Kum ve kayalarla kaplanmış haldeki tarihi kentte inşasına aralıksız devam edilen setin duvarlarını aştığı tarihi El Rızk Camisi’nin de yerinden parça parça taşınacağı öğrenildi.

12 bin yıllık geçmişe sahip Batman’ın Hasankeyf ilçesi, kıyısında bulunduğu Dicle Nehri üzerine inşa edilen Ilısu Barajı nedeniyle gün gün yok ediliyor. Dicle Nehri'nin akış yönünü değiştirmek amacıyla Raman Dağı’nın dinamitlerle parçalanması sonucu elde edilen kayalar ile set inşa etme çalışmalarının aralıksız sürdüğü kentte, tarihi kalenin yaklaşık 500 metre aşağı kısmında yer alan alanda da nehir üstünde yeni bir çalışma başlatıldı. Söz konusu çalışmanın inşa edilecek köprü için olduğu öğrenildi. İnşası süren barajın 1 Haziran tarihinden itibaren su tutmaya başlayacağı belirtiliyor.

 
Hasankeyf Kalesi'ne paralel olarak inşa edilen setin yüksekliği, şimdiden El Rızk Camisi’nin Dicle Nehri'ne bakan duvarlarını aştı. Seti daha da yükseltmek amacıyla gece-gündüz 2 vardiya şeklinde çalışma yürütülüyor. 
 
TARİHİ MİNARE PARÇA PARÇA TAŞINACAK
 
Hasankeyf'te üç hafta içinde çekilen fotoğraflar birbirleriyle karşılaştırıldığında yaşanan doğa ve tarih tahribatı daha iyi anlaşılıyor. Tarihi El Rızk Camisinin bahçesinden bakıldığında yaklaşık üç-dört metre olan duvar yüksekliği, şimdilerde caminin duvarlarını aşmış halde. 12 bin yıllık tarihin üstüne kum doldurulurken, tarihi cami ve minaresinin taşıma işlemine ise önümüzdeki haftalarda başlanması bekleniyor. Tarihi yapının tıpkı Zeynel Bey Türbesi gibi parça parça sökülerek taşınacağı belirtiliyor. Toprak ve kaya yığınlarının camii duvarlarını aşması, Hasankeyflilerin ve bölgeye gelen ziyaretçilerin tepkisine neden oldu. 
 
'BURANIN GÜZELLİĞİNİ BİR DAHA GÖREMEZSİNİZ'
 
Her öğle namazını El Rızk Camii'nde kıldığını belirten 72 yaşındaki Halil Tekecan, çocukluğunun geçtiği alanların kayalarla doldurulmasına öfkeli. Tekecan’ın tek istediği de, yine binlerce yıllık bu tarihe dönük tahribattan vazgeçilmesi. Eskiden sadece gündüzleri çalışma yürütüldüğünü ancak şimdilerde gece gündüz denilmeden sürdürüldüğünü belirten Tekecan, "Burası için zamanında mücadele edenlere kimi Hasankeyfliler destek vermedi. Şimdi ise bunun pişmanlığını yaşıyoruz. Hasankeyf sadece bizim değil ki tüm insanlığın ortak mirasıdır. Buranın havası güzeldir. Eskiden öğlen namazından sonra yazın serinlerdik burada. Şimdi ise buranın tozu ve toprağı üstümüze geliyor. İki üç haftaya kadar bu caminin duvarlarını da bu set aşacak” sözleriyle, Hasankeyfin gözleri önünde yok edilmesinin neden olduğunu pişmanlığı  aktardı.
 
Tekecan, bu minarenin başka bir yere taşınması durumunda bu güzelliğin bir daha görülemeyeceğini de dile getşirdi.
 
'KÜRTLER İÇİN GÜZEL OLAN HERŞEYİ YIKIYORLAR'
 
Yok olmaya yüz tutmuş kentin ziyaretçilerinden Mahsum Şimşek de, düşüncelerini ve tepkisini şöyle dile getirdi: "Hasankeyf güzel bir yerdi. Burası binlerce yıllık tarihimizdi. Gelip buradaki güzelliği seyrettikten sonra nehrin kenarına gider kimi zaman balık tutar veya ailemizle birlikte dinlenirdik. Şimdi ise aynı yere kum ve toprak doldurdular. Biz Kürtler için güzel olan her şeyi yıkıyorlar. Güzel olan, yararımıza olan ne varsa yıkıyorlar bu kabul edilemez." 
 
MA / Metin Yoksu