'Sinema ile hikayelerimizi dünyaya ulaştırabiliriz'

img

İSTANBUL – Kürt sinemasının 10 yıl öncesine göre önemli bir yol kat ettiğini ancak OHAL'den etkilendiğini belirten oyuncu Bilal Bulut, önemli bir mecra olduğuna dikkat çektiği sinema ile hikayelerini dünyaya ulaştırabileceklerini söyledi.

Çok sayıda Kürt filminde  rol alan ve en son Mehmet Ali Konar’ın yönetmenliğini üstlendiği “Hewno Bêreng” filminde Mir Ahmet karakteriyle karşımıza çıkan oyuncu Bilal Bulut ile Kürt sineması üzerine konuştuk. Kürt sinemasının bundan 2 yıl öncesine kadar daha iyi bir durumda olduğunu söyleyen Bulut, OHAL ile birlikte bu tablonun değiştiğini belirtti.  
 
Bu anlamda geçtiğimiz haftalarda sona eren 37’nci İstanbul Film Festivali’ni hatırlatan Bulut, “Bundan 3 sene öncesinde festivalde 2-3 tane Kürt yapımı film gösterilirken bu yıl baktığımızda festivalde sadece bir Kürt filmi gösterime girdi.  Bunun nedeninin içinde bulunduğumuz siyasi, ekonomik ve savaş koşullarından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Devlet zaten Kürt filmlerine destek vermiyor" dedi. İran'da yaşayan Kürtlerin son dönemlerde filmler çektiklerini belirten Bulut, Türkiye'de artık film çekmenin bile çok zor olduğuna işaret etti.  
 
‘HEWNO BÊRENG’İ ÇEKERKEN ZORLUKLARLA KARŞILAŞTIK’
 
“Hewno Bêreng” filmini geçtiğimiz yıl Diyarbakır’da çektiklerini dile getiren Bulut, “Film için izin almamıza rağmen polisler tarafından çekim esnasında sürekli tehdit ve tahrike maruz kaldık. Peşimizi bir an olsun bırakmadılar. Diyebilirim ki kamera omuzlarımızda o sokaktan diğer bir sokağa gidiyorduk. Filmi bitirinceye kadar çok zorluklar yaşadık” diye yaşadıklarını anlattı.  
 
‘KÜRT SİNEMASI BELLİ AŞAMAYA GELDİ’
 
Kürt sinemasının bundan 10 yıl öncesine göre çok yol kat ettiğini dile getiren Bulut, Türkiye, Irak, Suriye, İran ve Avrupa'da yaşayan Kürtlerin sinema yaptığını belirterek, "Daha önce bir tane Kürt hikayesi herhangi bir yerde geçtiği zaman çok mutlu oluyorduk. Ama şuan Kürt filmlerinin sayısı fazla. Her ne kadar uzun metrajlı filmler az olsa da kısa filmler çok. Çekilen kısa filmler de nitelikli ve çok iyi” ifadesinde bulundu. 
 
‘DESTEK OLUNMALIDIR’
 
Kürt sinemasının ekonomik ve siyasi olarak sorun yaşadığını dile getiren Bulut, şöyle devam etti: “Bizlerin hikayesi çok ama finansal olarak sorun yaşıyoruz. Çektiğimiz Hewno Bêreng başarılı bir film. Ama izlediğinizde daha az imkanlarla çekildiğini görebiliyorsunuz. Ekonomik olarak imkanlar daha iyi olsaydı daha iyi bir film ile karşılaşırdınız. Ne yazık ki yıllardır Kürtler bir savaş içindeler. Her daim savaş içinde olsak da sinemamızı, kültür sanatımızı ihmal etmemeliyiz. Ama ihmal ediyoruz. Zengin Kürtler çok ama sinemaya destek vermiyorlar. Çünkü bir yere verdikleri paranın iki katını almak istiyorlar. Ancak sinema öyle bir şey değildir.” 
 
 “Halklar kendi sanatlarıyla vardır” diyen Bulut, çektikleri filmin bütün dünyada gösterileceğini belirterek, “Bu da siyasi, politik bir argümandır. İnsanlara yaşanan bir durumu gösteriyorsun. Kürt siyasetçileri bir mitinge gidip konuştuklarında yine Kürtler gidip onları izliyor. Ancak sinemanın gücü ve kuvveti çok büyüktür.Bu yüzden bütün gücümüzü sinema ile kültür ve sanata vermeliyiz. Sinema bütün dünyayı dolaşıyor. Bir Kürt Polanya’ya ya da dünyanın başka bir yerine belki gidemez ama sinema her yere gider” diyerek destek istedi. 
 
‘SİNEMAYLA DÜNYAYA ULAŞABİLİRİZ’
 
Filmler üzerindeki sansüre değinen Bulut, OHAL'in bu alanı da etkilediğini ve Eser İşletme Belgesi için başvurdukları Kültür Bakanlığı tarafından filmin bazı bölümlerinin sansürlendiğini dile getirdi. İstanbul Film Festivali'nde 210 filmin izleyici ile buluştuğunu dile getiren Bulut, bu tarz alanlarda filmlerinin gösterilmesinin önemli olduğunu belirterek, "Dünya sinemacıları, yönetmenler, oyuncular hepsi buraya geliyor ve o filmleri izliyor. Bunun için bu arenaya girmeye mecburduk. Girmediğin zaman zaten kimse seni görmüyor. Sinema sesimizi soluğumuzu ulaştıracağımız bir alandır” diye ifade etti. 
 
“Kürt Sinemasının gelişmesi için elimizden geleni yapmalıyız” diyen Bulut, tüm Kürt sinemacılar olarak sanatın geliştirilmesi için mücadele etmesi gerektiğini söyleyerek,“Kürt sineması için öyle bir şey yapmalıyız ki önü kapatılmasın” dedi.   
 
MA / Sadiye Eser