Nasturilere ait onlarca kilise yok oldu

img

HAKKARİ – Hakkari'de Nasturilere ait onlarca kilise yok oldu. Kimi kilise doğal afetler sonucu yok olurken, ayakta kalanlar ise defineciler tarafından tahrip edildi. 

Cumhuriyettin kuruluş yıllarında “isyan ettikleri” gerekçesiyle sürülen Nasturilerden geriye kalan tarihi ve kültürel mirasları bir bir yok edildi. Hakkari’de Nasturilere ait onlarca kilise ya doğal afetler sonucu yıkıldı ya da defineciler tarafından yerle bir edildi. 
 
Kent merkezine bağlı Kırıkdağ (Dêzê) köyüne bağlı Su (Soyê) mezrasında bulunan su kilisesi yıkıma uğrayan kiliselerden. Sadece Dêzê vadisinde buluna 16 kilisenin bir çoğunun kalıntısı dahi kalmamışken, geride kalan birkaç kiliseden biri olan Soyê mezrasındaki kilise ise yakın bir zamanda defineciler tarafından kazıldı. Bugüne kadar içi defalarca kazılan kilise önlem alınmaması durumunda çökme tehlikesi ile karşı karşıya. 
 
'İNANÇ MERKEZLERİNE AYNI ŞEKİLDE DEĞER VERMELİYİZ'
 
Dêzê vadisinde bulunan köylerin daha önce Nasturilere ait olduğunu ve her köyün kendi kilisesinin bulunduğunu belirten Nazmi Yiğit adlı köylü, kiliselerin bir inancın merkezi olduğunu, Müslümanlığın ana temellerinin başka dinlere saygılı olması gerektiğini ancak bu tarihi değerlerin Müslümanlar tarafından tahrip edildiğini söyledi. Yiğit, "Burada bir tarih yatıyor. Bu kilisenin duvarlarına baktığınızda muazzam bir teknikle yapıldığı ortadadır. Bu köylerin tamamında tarihi kiliseler bulunmaktadır. Ancak ne yazık ki birçoğu bakımsızlıktan yok oldu. Bu kiliseler defalarca defineciler tarafında içi dışı kazılarak tahrip edildi. Burası bir inanç merkezidir. Kimse buralara maddi değeri olan bir şey saklamaz. Burada ibadet edilirdi. Bizler camilerimize nasıl bakıyorsak bu kiliselere de öyle bakmalıyız. Dinimiz bize bunu emreder” diye konuştu. 
 
‘KÖYLER BOŞALTILINCA KİLİSELER DE SAHİPSİZ KALDI’
 
1993 yılında devlet tarafından boşaltılan Soyê mezrasında o günde beri insanların zaman zaman izin verildiği dönemlerde bölgeye gelebildiğini belirten Yiğit, şunları dile getirdi: “Nasturilerden sonra bizim akrabalarımız bu köylere yerleşti. Ve on yıllarca bu köyler bizlere de ev sahipliği yaptı. Ancak köyler boşaltılınca artık her taraf sahipsiz kaldı ve köylülerin evleri ile birlikte bölgedeki kiliseler de sahipsizlikten yıkıma uğradı. Bizler bölge insanı olarak bu değereler sahip çıkılmasını istiyoruz. Yetkililer bu kiliseleri aslına uygun bir şekilde restore etmesini ve tarihimizin bir parçası olan buraları turizme açılmalarını istiyoruz.” 
 
MA / Hamza Gündüz