Dersimli kadınlar: Gülistan Doku nerede?

img
DERSİM – Dersim Kadın Platformu’nun düzenlediği etkinlikte konuşan Çağla Yolaşan, kadınların yaşamlarına, emeğine, bedenine ve kimliğine sahip çıkarak meydanları doldurduğunu belerterek, iki ayı aşkındır haber alınamayan üniversite öğrencisi Gülistan Doku’nun akıbetini sordu. 
 
Dersim Kadın Platformu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında sanat sokağında yürüyüş düzenledi. Rengarenk kıyafetleri ve talepleriyle Seyit Rıza Meydanı’nda bir araya gelen kadınlar, "Krize, katliamlara ve şiddete karşı yaşam için direnişi,  eşitlik için mücadeleyi büyütelim" pankartı arkasında toplandı. "Cinsiyet bedende değil beyanda", "Fabrikalardan sokaklara zaferi kadınlar getirecek" ve kayıp Munzur Üniversitesi üniversite öğrencisi Gülistan Doku'nun fotoğrafının olduğu “Gülistan Doku nerede” yazılı dövizler taşınırken, "Yaşasın kadın dayanışması", "Jin jiyan azadî" sloganları atıldı. Şarkılar eşliğinde kısa bir halayın ardından platform adına Çağla Yolaşan basın açıklamasını okudu. 
 
KADIN İNKARLARINA KARŞI DİRENİŞ 
 
Yağma, talan, aşırı kar hırsı, ekosistemin yok edecek bir düzeye ulaştığını söyleyen Yolaşan, eşitsizlik, işsizlik, yoksulluk, açlık, savaş, göç ve ölümlerin akıl almaz boyutlarda olduğunu belirtti. Buna karşı, yoksul halkların, emekçilerin, kadınların, gençlerin “Bu böyle gitmez” diyerek haykırdığını ifade eden Yolaşan,” Kadınlar baskılara boyun eğmiyor, yeryüzünün her yerinde direniyor, tarih yazıyor. Yaşamlarına, emeğine, bedenine, kimliğine sahip çıkıyor, meydanları dolduruyor. Şiddete, tacize, tecavüze, cinsiyetçiliğe, eşitsizliğe, ırkçılığa ve kadınların inkarına yönelik politikalara karşı özgün, yeni ve yaratıcı direnişlerini birbiriyle buluşturuyor. Şili’de başlayan ve dünyanın her yerinden milyonlarca kadının eşlik ettiği, asıl failin yüzüne ‘katil, tecavüzcü sensin’ diye haykıran Lastesis dansımızda olduğu gibi iktidarlarını sürdürmek isteyenlere büyük korku salıyor “dedi.
 
‘BİRİLERİ KORUNUYOR MU?’
 
Yolaşan, üniversite öğrencisi Gülistan Doku’nun kaybolmasıyla birlikte üniversitedeki genç kadınların şiddet, taciz, tecavüz, yoksulluk sarmalında sıkıştırılmak istendiğini vurguladı. Gülistan Doku olayının üniversitedeki genç kadınların çığlığı olduğunu söyleyen Yolaşan, “Gülistan tüm ülkede öldürülen, alıkonulan, intihara sürüklenen, öldürülüp de intihar süsü verilen kadınların sembolü oldu. Zainal Abakarov ve ailesi hakkında hiçbir kovuşturma yürütülmeden olayın hemen ardından ‘tatil’ amaçlı başka bir ile gönderilmesini doğru bulmazken bir de aile dün evi taşımaya gelmiştir. Bu davada birileri korunuyor mu sorusunu ortadan kaldırmak için daha geniş bir soruşturma yürütülmelidir. Karanlık çağın yasası olarak dayatılan eşitsizliğe karşı, yaşamın eşit ve özgür kurulacağı bir gelecek için tarihin çarkını mücadeleleri ile devindiren emekçi kadınlara selam olsun” diye konuştu.
 
Konuşmanın ardından kadınlar davul ve erbaneler eşliğinde halay çekti.