Federal Kürdistan Bölgesi'nde faaliyet yürüten Özgür Kadın Örgütü (RJAK), PKK Lideri Abdullah Öcalan'a uygulanan tecridin kaldırılması talebiyle 128 gündür açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Leyla Güven'e bir mektup gönderdi. 

 

LEYLA QASIMLARIN DİYARINDAN GÜVENLERİN DİYARINA..

 

"Güneşin kadını, kutsal ana ve direnişçi kadına" başlığıyla kaleme alınan mektupta, "Leyla Qasımların, Leyla Walilerin diyarından Leyla Güvenlerin diyarına selamların en güzeliyle merhaba diyoruz!" denildi.

 

Güven'in şahsında cezaevlerinde ve birçok yerde eyleme başlayan açık grevcilerini selamladıklarını belirten kadınlar, mektuplarında şu ifadelere yer verdi: "Yaşam kolay ve basit değil. Yaşam kadar değerli ve gerektiğinde uğrunda ölümü göze alacak kadar savunulası başka bir insansal duruş bulmak zordur. Yaşamı yaşanacak denli değerli, güzel, anlamlı ve görkemli kılamayanlar; asla doğanın bize armağanı olan yaşamın hakkını veremezler. Yaşamı anlamlı kılmayı başaranlar özgür eşit demokratik kominal bir yaşamın yaratılıp yaşatılması yolunda en acılı en zor en sancılı mücadele biçimlerini göze almaktan çekinmezler. Bir yerde bedenini ölüme yatırmaktan öte bir yolun bırakılmadığı zamanlarda bedenini bir diriliş silahı gibi kullanmak insanlık onurunun en zirvede temsil edilmesidir. Siz bu toprakların kutsal yüzü ve gerçeği olarak bir halkın özgür yaşama hakkını, umudunu bunun cesaret ve kararlılığını kurutmak isteyen şer güçlerine karşı iradenin inancın sevginin başarının timsali oldunuz. İnsanın doğanın bir mucizesi olduğunu bilirdik sizler  bugün bu mucizevi halin doruğu oldunuz.

 

'SENİNLE KADINLARININ ALNI YILDIZLARA DEĞİYOR'

 

Ey ülkemizin güzel, cesur, bilge anası ve de  sevda kadını! Bugün ülkemizde seninle destanlar tazelendi yeniden. Senin destanın umudun, sevdanın, özgürlüğün, adanmışlıkta, yücelikte hiç bir sınır tanımayanların destanıdır. Bu topraklar ki nice Tanrıçalara beşiklik etmiştir. Sen çağdaş Tanrıça olarak tarihin suretine heybetli direnişinle adını yazdırdın. Seninle bu toprakların kadınlarının alnı yıldızlara değiyor. Sen bize nasıl yaşanılacağının, nasıl direnileceğinin özgürlüğün neme nem bir sevda olduğunun bilincini kazandırdın.

 

'ENGİN CESARETİNDEN MORAL ALIYORUZ'

 

Bizler Güney Kürdistanlı kadınlar olarak dağlar okyanuslar misali engin olan cesaretinden güç moral alıyoruz. Kahramanlar tarihin inşacıları olarak zamanın ruhunu en iyi okuyanlardır. Bir tek onlar yitik özlemlerin, umudun, sevginin dili olmayı başarırlar. Bu nedenle kahramanlar bir  toplumun dili, sesi, çığlığı, eylemi ve zaferi olmaya hak kazanırlar.  Sen bugün susturulmuş, bastırılmış, yok sayılmış, adı, kimliği, anlamı, emeği yok sayılmış biz kadınların sesi, dili ve isyancı gerçeği oldun.  Tüm ezberleri bozan iradenin gücü bugün zalimleri titretiyor, mazlumları coşturuyor.  Sen bu toprakların şahitlik ettiği tüm kahramanlıkların sentezi olarak yüreklere beyinlere kazındın. Sen Leylaların yoldaşı, Zeyneplerin ardılı güneşin ve ayın kadını yarattığın miras önümüzü, yüzümüzü, yüreğimizi bilincimizi aydınlatıyor. Sesin gülen gözlerin kör olmuş vicdanları mutlaka ayaklandıracaktır. Bilesin ki seyrine dalmaya doymadığımız gözlerinden yansıyan ışık yaşayan insanlığın en doru temsilidir. Temsil ettiğin kutsal gerçeğin bir parçası olmayı başararak senin yandaşın takipçin olmaya hak kazanacağımızın farkındayız. RJAK’lı kadınlar olarak yaşadığın özgürlük tutkusunun ifadesi olan iradi duruşunu hayranlıkla takip ettiğimizi bilmenizi isteriz. Çizdiğin resim, seslendirdiğin melodi hepimizin içinden geçen seslerdi. Sen biz kadınların özgürlük tutkusunun adı, sesi ve eylemi oldun. Sen tüm güzel sıfatları hak etmiş kutsal kadın ve savda kadını olarak kavgamızda, yürek atışlarımızda hep bizimle olacaksın. Leylaca yaşama, mücadele etme ve başarma sözümüzü vererek seni tekrardan selamların güzeliyle selamlıyoruz."