'Alevilikte de eril zihniyet hakim kılınmak isteniyor'

  • kadın
  • 09:46 16 Temmuz 2018
  • |
img
DERSİM - Kadın-erkek eşitliğini esas alan Alevi inancında, sistem eliyle giderek eril zihniyetin hakim kılınmak istendiğini söyleyen Kureyşan ocağına mensup ana Raime Kızılkan, Alevi kadınlardan bunun farkına vararak kendilerine biçilen rolleri kırmalarını istedi.
 
Birçok inançta kadınlar ikinci planda iken, Alevi inancında kadın ve erkek eşitliği esas alınır. Eşitlikten de öte “kadın ve erkek yoktur, insan vardır” söyleminin ön plana çıktığı Alevilikte, yine anne ve babanın çocukları arasındaki kız-erkek ayrımı yapması da kabul edilmez. Kadın, doğurgan özelliği sebebi ile “rahman ve rahim” olarak kabul edilir ve saygı duyulur. Buna nazaran başta İslam olmak üzere birçok dinde kadına örtünme, erkeklerden daha geri planda durması emredilmişken, Alevilikte ahlak kuralları dâhilinde olmak üzere kadının giyimine, toplum içindeki hareketlerine sınırlama getirilmez. 
 
Ancak bugün kadınların ön planda olduğu Alevi inancında da sistem eliyle eril anlayış hakim kılınmak isteniyor. 
 
Dersim’deki Kureyşan ocağına mensup ana Raime Kızılkan (55), Alevi inancında kadınların önemine ilişkin konuştu. 
 
‘KADIN DA ERKEK DE CAN’DIR’
 
Diğer inançlarda kadınlara değer verilmediğini, Alevi inancında ise kadının yerinin farklı ve ayrı olduğunu dile getiren Kızılkan, Alevi kadınların çalışkan, üretken, fedakar ve mücadeleci kişilikleri ile güçlü bir yapıya sahip olduğunu ifade etti.
 
Kızılkan, “Bu coğrafyada çok zulümler gördük, acılar yaşadık. Eğer bu günlere kadar geldiysek güçlü irademiz sayesindedir” dedi.
 
‘ALEVİLİK ASİMİLE EDİLMEK İSTENİYOR’
 
Alevilikte özelikle inanç bazında ayrımcılık olmadığını, kadına ve erkeğe ‘Can’ denildiğini, çocukların da yine bu felsefe ile büyütüldüğünü söyleyen Kızılkan, ancak Alevi inancında da bugün kadınların sanıldığı kadar özgür ve eşit olamadığını belirtti. Kızılkan, bunu şu sözlerle açıkladı: “Her toplumda olduğu gibi Alevi inancında da kadınlar arka plana atılmaya çalışılıyor. Ama yine de özümüzü sürdürmeye çalışıyoruz. Buna rağmen hala Alevilikte kadınlar daha iyi bir noktada diyebiliriz. Alevi inancında tarihte kadın-erkek eşitliğinin olduğuna inanıyorum. Ama şu anda inanmıyorum. Çünkü 1937-38 Dersim katliamından sonra sistem özelikle Alevi kadınlarını baskı altına alarak sindirmeye çalıştı. Özgür ve özgün yapılarını ele geçirmek istedi.”  
 
Kadın ve erkeklerin bir suç işlemeleri halinde eşit şekilde dara çekildiğini kaydeden Kızılkan, ancak bu ritüellerin eskiye oranla yoğun bir şekilde asimilasyona maruz kaldığını vurguladı.
 
Sistemin Alevi inancını yok etmeye çalıştığını söyleyen Kızılkan, bu nedenle geleneklerinin kaybolma noktasına geldiğini ifade etti.
 
‘ÖZÜMÜZE DÖNELİM’ ÇAĞRISI
 
Bu duruma karşı ise özellikle “Alevi kadınlarının özlerine dönmesi gerektiği”nin altını çizen Kızılkan, “Kadınlar isterse kendilerine biçilen rolleri kırar, sistemi de değiştirir. Bu nedenle öncelikle kadınların özüne dönmesi gerekir. İnancımızda kadın-erkek eşittir. Kadınlar olarak bunun farkına varalım. Kendi yeri ve konumumuzu bilelim. Kadın da erkek de Can’dır. Kimse kimseden üstün değil” dedi.