İZMİR/İSTANBUL – İzmir ve İstanbul'da kadınlar, Ankara’da cinsel saldırıya uğradıktan sonra katledilen Şule Çet için düzenledikleri basın açıklamasında, Çet'in ölümüne sessiz kalmayacaklarını söyledi.
İzmir Kadın Meclisi, Alsancak’ta Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde Ankara'da bulunan bir plazanın 20’nci katında cinsel saldırıya uğradıktan sonra intihar süsü verilerek katledilen Şule Çet'in için basın açıklaması düzenledi. Adli Tıp Kurumu’ndan gelen otopsi raporundan sonra intihar süsü verilen cinayet hakkında başlatılan soruşturmanın seyrini değiştirdikten sonra, tepkiler hızla devam etti. Soruşturma dosyasına giren otopsi raporunda Çet'in ölümünden önce cinsel saldırıya uğradığına dair bulgulara rastlandığı belirtildi. Çet’in ölümüne ilişkin bir numaralı şüpheli konumunda olan Çağatay A. 2 kez gözaltına alındıktan sonra her ikisinde de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Savcılık son olarak yaptığı açıklamada Çağatay A.’nın yeniden gözaltına alındığını duyurdu.
Kadınlar adına konuşan İzmir Kadın Meclisi üyesi Funda Özdemir, Çet’in ölmeden önce son olarak arkadaşına “Buradan çıkamıyorum, adam bana takmış. Bırakmıyor, keşke gelmeseydim” mesajını yolladığını hatırlattı. Nitelikli cinsel saldırı ve cinayet için başka neyin gerekli olduğunu soran Özdemir, “Fail neden hala serbest? Fail derhal tutuklanmalıdır. Kadın katilleri, cinayetlere intihar süsü vererek cezadan kaçmaya çalışıyor. Sadece 2017 yılında öldürülen 409 kadının yüzde 29’unun şüpheli bir şekilde öldürüldüğünü biliyoruz. Şimdi Şule’nin ölümü karşısında da sessiz kalmayacağız, intihar süsü verilerek işin içinden sıyrılmanıza iznin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.
‘ANA AKIM MEDYA KADIN CİNAYETLERİNİ MAGAZİNLEŞTİRİYOR’
Otopsi raporunun yanı sıra Çet’in son olarak arkadaşına attığı mesaja bakılınca bile Çağatay A.’nın serbest bırakılmaması gerektiğine vurgu yapan Özdemir, şüphelilerin bir an evvel yargılanıp tutuklanması gerektiğini söyledi. Ana akım medyada yapılan haberlerde de hala öldürülen Çet'in suçlandığına tanık olduklarını belirten Özdemir, “Kadın cinayeti haberleri magazinleştirilerek veriliyor. Yıllardır anlatıyoruz, siz kadın cinayetlerinde, kadınları suçlu gösteremezsiniz, kadınların yaşamını yitirmesini magazinleştiremezsiniz. Neredeyse her gün çocukların cansız bedenleri bulunurken, Şule gibi nice kadınlar öldürüldüğünü görürken bir daha soruyoruz, kadınları ve çocukları korumak için yetkililer ne yapıyor? Kurduğunuz torba bakanlıklar ne yapıyor, ne işe yarıyor? Bizim kadınlar için hızlı ve somut adımlar atılsın diye Kadın Bakanlığı kurulsun inadımız işte bu yüzden. Bu ülkede kadınları koruyan yetkililer, bakanlıklar yoksa biz varız. Şule’nin öldürülmesinden sorumlu olanlar yargılanana, Şule için adalet sağlanana kadar davanın peşindeyiz. Başka Şule’ler olmasın diye mücadeleye devam edeceğiz” dedi.
Basın açıklamasının ardından Çet’in fotoğrafları yere bırakılırken, üzerine de karanfiller bırakıldı.
‘YARGI ERKEKLERDEN YANA’
Kadın Meclisleri, İstanbul Beşiktaş Meydanı’nda da basın açıklaması yaptı. İstanbul Kadın Meclisleri’nin çağrısı ile bir araya gelen kadınlara, birçok sivil toplum kurumu ve siyasi parti ve Çet’in aile bireyleri katıldı.
İstanbul Kadın Meclisleri’nden Fidan Ataselim, Şule’nin intihar ettiği yönündeki iddiaların en baştan beri şüphe barındırdığını belirterek, Şule’nin arkadaşına gönderdiği, “Beni tehdit ediyor bana taktı” mesajının bunun bir kanıtı olduğunu söyledi. Şüphelilerin ancak bugün gözaltına alındığını hatırlatan Ataselim, bu kararın geç kalmış bir karar olduğunu belirtti.
Savcının çok geç hareket ettiğini söyleyen Ataselim, “Neden şimdiye kadar tutuklanmadı? Bu katil erkek kimdir? Çağatay kimdir? Kimi koruyorsunuz? Neden Çağatay’ı korudunuz? Yargıda erkekler için bir süreç işletirseniz, kadınları rahatça katledebiliyorlar. Erkekler kendilerinde güç bulabiliyor. Bunların hesabını kim verecek? Bunun hesabını bütün yetkililer verecek. Soruşturma aşamasındayken dahi ortaya çıkan ihmallerin hesabını vereceksiniz” sözleri ile tepki gösterdi. Kadınların sokağa çıkmaya korkar hale getirildiğini söyleyen Ataselim, “Biz kadınların hayatı mücadele ediyoruz. Peki sorumlular ne yapıyor? Neden Çağatay’ı korudunuz? Neden tutuklamadınız? Bu soruların yanıtı vereceksiniz” diye konuştu.
‘SORUMLULAR NEDEN SESSİZ’
Fidan’ın ardından Üniversiteli Kadınlar adına Dilara Gevrek söz aldı. Gevrek, Çet’in henüz çok genç bir yaşta olduğunu söyleyerek, Şule’nin intihar edecek biri olmadığını belirtti. Gevrek, “Biz her gün gözümüzü başka bir kadın cinayeti ile açıyoruz. Siz neden bir şey yapmıyorsunuz? Yetkililere soruyoruz, Şule mesaj atıyor arkadaşına adam ‘bana taktı’ diyor. Bu da mı yetmedi tutuklanması için. Neden tutuklamadınız?” dedi. Devlet yetkililerine seslenen Gevrek, , “Siz neden bir şey yapmıyorsunuz? Neden sessizsiniz? Kadınlar öldürülmemek için ne yapsınlar?” sözleri ile tepki gösterdi.
‘DAVA’NIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’
Daha sonra söz alan Şule’nin ağabeyi Şenol Çet, olayın en başından itibaren kafalarında soru işaretleri olduğunu söyledi. Savcıların olayın intihar olduğu yönünde ki iddiaları ciddiye almadığını söyleyen abi Çet, “Kardeşimin intihar ettiğini düşünmediğimi en baştan söyledim. Bir kez daha söylüyorum bu bir cinayettir. Ama delil yok diye bu Çağatay’ı tutuklamadılar. Biz bunu kabul etmiyoruz. Biz bunun peşini bırakmayacağız. Davanın her zaman takipçisi olmaya devam edeceğiz” dedi.
Son olarak konuşan Çet’in kuzeni Serpil Gülkaynak da, Şule’nin intihar edecek bir karakteri olmadığını, onu katleden Çağatay’ın korunduğunu söyledi. “Zengin çocuğu diye O’nu koruyorsunuz” diyen Gülkaynak, Şule için adalet aramaktan vazgeçmeyeceklerini belirtti.
Açıklama, “Asla yalnız yürümeyeceksin”, “Şule için adalet istiyoruz” sloganları ile sona erdi.