‘Kimse kadınlardan AKP'ye oy vermesini beklemesin'

  • kadın
  • 09:05 20 Mayıs 2018
  • |
img
İSTANBUL – Hiç kimsenin kadınlardan AKP'ye oy vermesini beklememesi gerektiğini söyleyen KESK Kadın Meclisi Üyesi Ayşe Panuş, "OHAL’ e hayır diyerek KHK zulmünün bitmesi talebimiz var. Oyumuz bu talebimizi yerine getirecek olanlaradır" dedi.
 
Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) Kadın Meclisi Üyesi Ayşe Panuş, yaklaşan 24 Haziran seçimlerinde kamu emekçisi kadınların hangi taleplerle sandığa gideceklerine ve tercihlerine ilişkin konuştu. 
 
Birkaç yıl içerisinde çok sayıda seçim gördüklerini ve bu seneki seçimin OHAL koşullarında yapılacağına dikkat çeken Panuş, AKP’nin 16 yıllık iktidarı boyunca kadın düşmanı politikalarını göz önünde bulundurarak sandığa gideceklerini belirtti. Bu süre zarfında kadınları yok sayan sayısız örnekle karşılaştıklarını belirten Panuş, “16 yıllık AKP iktidarı boyunca her yıl en az bin 400 kadın katledildi. Kadınlar boşanmak ve insanca yaşamak istediği için eşitlik ve özgürlük istedikleri için çevrelerindeki erkekler tarafından öldürüldü. Ne yazık ki failler bizzat yargı tarafından neredeyse sütten çıkmış ak kaşık gibi değerlendirildi. Yargı tamamen erkek egemen kararlar verdi. Faillere haksız tahrik indirimi uyguladı. Bütün kadın katilleri en az cezayla ne yazık ki bu süreçten kendilerini sıyırmayı başarabildiler” diyerek tepki gösterdi. Panuş sözlerine, böylesi bir tablo karşısında kimsenin kadınlardan AKP’ye oy vermesini beklememesi gerektiğini de ekledi. 
 
‘ÇIKARLARIMIZI SAVUNMAYAN HİÇBİR PARTİYE OY YOK’
 
AKP döneminde çıkarılan yasa ve düzenlemelerle kadınların yaşamlarına ve bedenlerine dönük her türlü saldırının gerçekleştiğini ve cinsiyetçi söylemlerle neredeyse her gün karşılaştıklarını ifade eden Panuş, “AKP kadınlara resmen savaş açtı” dedi. Panuş tüm bu süreçleri göz önünde bulunduran ve önceki seçimde hayır diyen kadınlar olarak bu seçimde de kadınların kendi çıkarlarını savunan partiye oy vereceklerini belirtti. Panuş, şunları dile getirdi: “Kadınları kuluçka makinesi olarak görenler bizim çıkarlarımızı savunamazlar. Biz kadınlar kendi çıkarlarımızı savunmayan hiçbir partiye oy vermeyeceğiz. Bedenlerimiz ve emeğimiz üzerindeki baskının, hegemonyanın ve şiddetin ortadan kalkmasını istiyoruz. Devletin erkeklerden tarafta olmasından değil eşit ve adil davranmasını istiyoruz. Herkes için eşitlik ve özgürlük isteyen bir anlayışa oy vereceğiz. En temel talebimiz bu. Biz kadınlar esnek ve güvencesiz çalışmak istemiyoruz. Güvenceli ve tam istihdamlı çalışmak istiyoruz. Bu bizim seçime giderken ki ana taleplerimizden bir tanesi. Evde ve işyerlerinde emeğimizin karşılığını almak istiyoruz. Bu süreçte kadınları gerçekten bir birey olarak kabul eden, aile içine hapsetmeden, özgür bir birey olarak kabul eden partiye tabi ki oy vereceğiz” dedi. 
 
‘OYLARIMIZ TALEPLERİMİZİ YERİNE GETİRECEK OLANLARA’
 
15 Temmuz darbe girişiminden sonra binlerce insanın işinden edildiğini ve bunun 25 bininin kadınlar olduğunu hatırlatan Panuş, “Biz OHAL’in  kaldırılmasını isteyen, KHK ile yönetilmek istemeyen tüm kamu emekçilerinin işlerine geri dönmesini istiyoruz. Bir insan barış istediği için herhangi bir sendikaya üye olduğu için işten atılamaz. Bu temel bir insan hakkı sorunudur. OHAL’e hayır diyerek KHK zulmünün bitmesi talebimiz var. Bu talebimizi yerine getirecek olanlaradır oyumuz” diye belirtti. 
 
‘BASKININ SON BULACAĞI 25 HAZİRAN’A UYANMAK İSTİYORUZ’
 
Türkiye’nin kutuplaştırıcı bir noktada olduğunu dile getiren Panuş, son olarak “Türkiye’de toplumsal sözleşme yok, toplumsal bir konsensüs yok. Çok sert militarist ve milliyetçi baskı aygıtı olan bir devlet aygıtı ile karşı karşıyayız. Bütün farklılıkları inkar etmeden, farklı yaklaşımları, cinsiyet kimliklerini, birlikte barış ve huzur içinde yaşamayı garanti eden 25 Haziran’a biz kadınlar uyanmayı çok istiyoruz. Her şeyden önce kendi üzerimizdeki tahakkümün, baskının ortadan kaldırılacağı bir 25 Haziran’a uyanmayı talep ediyoruz, umuyoruz” diye konuştu.
 
MA / Necla Demir