İpekyolu’nda ekmek kavgası!

  • kadın
  • 09:15 28 Haziran 2020
  • |
img
VAN - İpekyolu'nda küçük bir tandır evi açan iki kadın, pişirdikleri ekmekleri satarak geçimlerini sağlıyor. Ayşe Altaş, “Bütün kadınlar çalışmalı ve üretim alanında yer almalıdır” dedi.
 
Van'ın İpekyolu ilçesi Halilağa Mahallesi’nde iki kadın 15 yıldır tandırda ekmek pişirerek geçimlerini sağlıyor. Yaz-kış demeden bütün zorlu şartlara rağmen ekmek pişirmeye devam eden kadınlar, ekmek satarak ailelerinin ihtiyaçlarını karşılıyor. Kadınlardan Ayşe Altaş, bütün kadınların üretim ve çalışma alanlarında yer alması gerektiğini ifade ederek, “Kadınlar kimseye muhtaç olmadan, ayakları üzerinde durmayı başarsınlar” dedi. 
 
TEK GELİR KAYNAKLARI 
 
Sabah ezanının okunmasıyla evlerinden çıkan iki kadın, ilk olarak tandırlarını yakıyor. Ardından geceden yoğurdukları hamuru tandırın başına getirerek ekmek pişirmenin hazırlıklarını yapıyor. Uzun süren mayalama ve tandırın ısınma işleminin ardından kadınlar, ekmek pişirmeye başlıyor. Tek gelir kaynaklarının 15 yıldır kiraladıkları küçük tandırda ekmek satmak olduğunu anlatan 50 yaşındaki Ayşe Altaş, “Kiraladığımız tandır evine 460 TL öderken, tandır evi sahibine ise günlük 3 ekmek veriyoruz. Burada günlük 280 adet ekmek pişiriyor ve müşterilerimize satıyoruz. Kazandığımız paranın büyük bir bölümünü un, kepek, maya, odun ve kiraya veriyoruz. Bir günün sonunda her birimize 60 TL kalıyor. Ekmek sattığımız günler ihtiyaçlarımızı karşılayabiliyoruz ama satamadığımız zamanlar da oluyor. Eğer aracımız olsaydı dükkanları ve marketleri gezer daha çok ekmek satabilirdik ama şu an o imkanımız yok" diye belirtti.
 
BAŞ BAŞA VERDİLER 
 
Büyük bir kazanç elde edemediklerini ancak evlerinin geçimini sağladıklarını söyleyen Altaş, “Biz iki kadın baş başa vererek, böyle bir girişimde bulunduk. Şu an ikimiz tek çalışıyoruz. İkimiz de ailemizi buradan geçindiriyoruz. Eşim ve çocuklarımın işi yok. 11 kişilik bir ailenin geçimini sağlamak kolay değil. Yaz kış demeden, bütün zorlu şartlara rağmen ekmek pişiriyoruz. Bu sıcak havada insanlar dışarıya çıkıp biraz olsun nefes alabiliyor ama bizim öyle bir imkanımız yok. Sıcakta işimiz daha zor oluyor. Biz de ailemizin yanında olup onlarla vakit geçirmek isterdik ama çalışmak tek seçeneğimiz” diye konuştu.
 
'KADINLAR MUTLAKA ÜRETMELİ'
 
Kentteki birçok kadının evlere kapandığını ve bu durumun onlar için kötü sonuçlar doğurduğuna dikkat çeken Altaş, kendisinin bu durumu reddettiğini söyleyerek, şöyle devam etti: “Bir kadın olarak şu anki durumumuz diğer çalışmayan kadınlardan iyi. Çünkü en azından çocuklarımızın istediklerini alabiliyoruz. Çocuklarım sevindiği zaman ben de mutlu oluyorum. Bana göre, şu an evdeki kadınların can güvenliği yok. Keşke bütün kadınlar istedikleri şeyleri yapabilseler. Bütün kadınlar çalışma alanlarında mutlaka yer almalıdır. Erkeklerin, kadınların yaşadıklarını biraz olsun anlamalarını istiyorum. Eğer bir insan herhangi bir konuda üretim ya da bir çalışma yapıyorsa takdir etmek gerekiyor. Bütün kadınlar çalışmalı ve üretim alanlarında yer almalılar. Çalışırlarsa kimseye muhtaç olmadan ayakları üzerinde durmayı başarırlar.”