İhraç edilince aktar dükkanı açtılar 2018-02-11 09:16:03 DİYARBAKIR - Görevlerinden ihraç edilen Semra ve Mekiye Güzel kardeşler, açtıkları aktar dükkanında el emeği, doğal ürünler satmaya başladı. Güzel kardeşler, yaptıklarının sadece ekonomik bir faaliyet değil, aynı zamanda kadının toplumsal yaşamdan uzaklaştırılmasına dair bir tepki olduğunu ifade etti. Diyarbakır Eğitim Araştırma Hastanesi’nde asistan doktor olan Semra Güzel ile kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediyesi Kadın Politikalar Müdürlüğü’nde çalışan Mekiye Güzel, birçok insan gibi görevlerinden ihraç edilen iki kardeş. Semra Güzel, yaklaşık üç ay önce uzman doktor olmaya 28 gün kala ihraç edilirken, ablası Mekiye 2016'da çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edildi. Mesleklerini yapamaz duruma getirilen iki kardeş, şu sıra Diyarbakır'da açtıkları aktar dükkanında kendi ürettikleri ürünleri satışa sunarak emek mücadelesine devam etme çabasında.    İhraç edilmesiyle 5 yıllık emeğinin heba edildiğini dile getiren kardeşlerden Semra Güzel, açlıkla terbiye edilmek istenmelerine inat memuriyet dışında da iş yapabildiklerini göstermeye çalıştıklarını ifade etti. "İşimle olan bağım elbette çok farklıydı. İnsan hayatı her şeyin üstündedir, ben de işimi severek yapıyordum ve büyük emekler vererek doktorluk diplomamı aldım” diyen Güzel, mesleğine özlem duysa da emek mücadelesini şimdi bu şekilde verme amacında.    ‘KADININ ŞİFACI ÖZELLİĞİNİ KENDİMDE YENİDEN KEŞFETTİM’   Bu işte yeni olmalarına rağmen çabuk kavradıklarını belirten Güzel, bu işle birlikte kadının şifacı özelliğini kendinde yeniden keşfettiğini söyledi. Bitkisel ve doğal ürünlerin kadın eliyle yapılmasının çok köklü bir tarihi olduğu hatırlatan Güzel, “Kadın ilk çağlardan beri tabiatla yakından ilgili. Neolitik dönem ve sonrası için de bu geçerli. Kadınların doğayla yakından ilgilenmesi ve doğanın dilini çözerek topluma şifa dağıtması, dönemin iktidarları tarafından rahatsızlık yaratmış ve ‘cadı avı’na girişilerek binlerce kadın yok edilmiştir. Ama kadının tıp ve şifacılık arayışı hiç bitmemiştir, bu günden sonra da devam edecektir” diye konuştu.    SATILAN HER ŞEY DOĞAL   Dükkanda sattıkları her şeyin el emeği ve doğal olduğunu belirten Güzel, çeşitli bitkilerden yaptıkları çayları, yine köylerden getirdikleri kaysı, incir gibi meyvelerden yaptıkları reçellerin yanı sıra kuruttukları patlıcan ve biberleri sattıklarını ifade etti. Güzel, kış mevsiminde özellikle bitkisel çay ve yazdan kuruttukları patlıcan ve biberlere yoğun talep olduğunu paylaştı. Dükkânlarının bir bölümünü bitkisel ürünlere ayırdıklarını kaydeden Güzel, diğer bölümü ise köylerden getirilen kuru yemişe ayırdıklarını kaydetti.    Güzel, gölgenin ekonomik koşullarını göz ününde bulundurarak, halkın doğal ürünleri daha uygun fiyata alabilmesini esas aldıklarını ve bu yüzden üreticiden direk halka ulaştırmaya çalıştıklarını da belirtti. İlerleyen zamanlarda doğal ürünler konusunda daha profesyonel çalışmalar yürütmeyi hedeflediklerini de söyleyen Güzel, "Bu işe yeni başladık ve bazı eksikliklerimiz olabilir ama bu gelişmeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Amacımız daha çok doğal ürün geliştirip, daha fazla kadına ulaşarak daha fazla kolektif çalışmalar yürütebilmek" dedi.   'HAYAT SADECE MEMURİYETTEN İBARET DEĞİL'   Abla Mekiye Güzel ise, ekonomik olarak bir faaliyet içinde olmaları gerektiğini karar vererek bu işi başladıklarını ifade etti. Doğal olan ürünlerin bir kısmını evde yaptıklarını anlatan Güzel, "Çevremizde bulanan eş ve dostlarımız da bu konuda bize gerekli yardımı yapıyor. Yaşam çok geniştir ve içinde çok şey barındırıyor. Hayat sadece memuriyetten ibaret değil. Bizim yaptığımız da sadece ekonomik faaliyet değil, kadının toplumsal yaşamdan uzaklaştırılmasına bir tepki aynı zamanda" dedi.