'Toplumsal barış ancak tecridin kaldırılmasıyla gerçekleşir'

img

BURSA – Bursa H Tipi Kapalı Cezaevi'nde süresiz dönüşümsüz açlık grevinde olan tutuklular, eylemlerinin tecride verilecek en büyük cevap olduğunu belirterek, “Toplumsal barışın tesis edilmesi için İmralı’daki tecridin kaldırılması gerekmektedir” dedi.

PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kalkması talebiyle süresiz dönüşümsüz açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven'in eylemi 105'inci gününde. Güven’in ardından cezaevlerinde sayıları 300'ü bulan tutuklu bu eyleme katıldı. 
 
Bursa H Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan tutuklar Nurullah Yılmaz, Serhat Sezgin ve Metin Çakır, gönderdikleri mesajlarda açlık grevine dahil olma nedenlerini anlatarak, “Herkesi zindandaki barış çığlığını büyütmeye davet ediyoruz” dedi. 
 
‘AÇLIK GREVİ EN BÜYÜK CEVAPTIR’
 
1973 yılında Mardin’de dünyaya gelen Nurullah Yılmaz, Şubat 2018 yılında Bursa’da tutuklanarak hakkında 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi. 16 Ocak 2019 tarihinden bu yana Bursa H Tipi Kapalı Cezaevi’nde süresiz dönüşümsüz açlık grevinde olan Yılmaz, daha önce sadece 2 günlük açlık grevi deneyimi olduğunu belirterek, “Kendimi çok iyi ve moralli hissediyorum” dedi. “İmralı’ya uygulanan tecrit halkların birlikteliğine ve barışına uygulanan tecrittir” diye belirten Yılmaz, “Açlık grevinin tecride verilecek en büyük cevap olacağından dolayı eyleme başladım. Tecrit kalktığı, düzenli avukat görüşü sağlandığı, hukuki normlar İmralı içinde uygulanmaya başlandığı zaman açlık grevini sonlandırırım” ifadesinde bulundu.
 
Tüm insanlığa ve halklara bu konuda duyarlı olma çağrısı yapan Yılmaz, “Zindanda yükselen barış çığlığı büyütmeye davet ediyorum” diye belirtti.
 
'BU HALKIN DİRENİŞİDİR'
 
1992 yılında Muş Hasköy’de dünyaya gelen Serhat Sezgin de 5 Kasım 2016'da tutuklandı. 6 yıl 3 ay hapis cezası verilen Sezgin, 28 Aralık 2018 tarihinden bu yana açlık grevinde. Sağlık açısından sorunu olmadığını aktaran Sezgin, “Böyle bir süreçte yer aldığımdan dolayı oldukça mutlu ve moralliyim” diye belirtti. Tecridin bir insanlık suçu olduğunu dile getiren Sezgin, “Tecrit sürdüğü her gün saniye saniye halkların barışına bir tehdit oluşturmaktadır. Toplumsal barışın tesis edilmesi için İmralı’daki tecridin kaldırılması gerekmektedir. Tecridin kaldırılması içinde açlık grevine girdim. İmralı’daki tecrit bir bütünen ve tüm boyutlarıyla kaldırılmayana kadar açlık grevini sürdüreceğim” ifadelerini kullandı.  Sezgin, “Bu direniş sadece bizim direnişimiz değil, tüm halkımızın direnişidir. Halkımız hiçbir zaman tecridi kabul etmemiş ve mücadeleyi sürekli büyütmüştür. Herkesin elini vicdanına koyup vicdanının sesine kulak vermesini istiyorum” diye çağrı yaptı.
 
EYLEM TECRİT KALKINCA BİTER
 
1984’te Van Erciş ilçesinde dünyaya gelen Metin Çakır da 20 Eylül 2018 tarihinde tutuklanmasının ardından 7 yıl 6 ay hapis cezası aldı. 16 Ocak 2019 tarihinde süresiz dönüşümsüz açlık grevine giren Çakır, “Yeni bir döneme vesile olacak böylesi tarihi bir süreçte açlık grevinde yer aldığım için kendimi hiç olmadığı kadar özgür ve mutlu hissediyorum. Tecrit hukuki ve ahlaki olmadığı gibi bir insanlık suçudur. Tüm dünyanın gözleri önünde işlenen bu insanlık suçuna ve hukuksuzluğuna dur demek için açlık grevini girdim. Tecrit ancak bir bütünen kaldırılmasıyla açlık grevini bitiririm” ifadesinde bulundu. 
 
Tecridin kaldırılması noktasında halkları direnişe çağıran Çakır, “Uzun yıllardır mücadele kararlılığından tek bir adım geri atmamış olan halkımızın, tarihi dönemde ki bu direnişi büyük bir coşkuyla sahiplenmesi bana moral ve güç vermektedir” dedi.
 
MA / Sadiye Eser