‘Ekonomik krizin çözümü savaşın son bulmasından geçer’

img
DİYARBAKIR - Türkiye’de derinleşen ekonomik krizin iktidarın yanlış ve savaş politikaları sonucu olduğunu belirten gençler, krizin çözümünün “savaşın bir an önce son bulmasından” geçtiğini söyledi. 
 
Döviz kurundaki artışlarla birlikte derinleşen ekonomik kriz yaşamın her alanında kendini göstermeye başlarken; uzmanlar, hükümetin politikasından dolayı gelecek günlerin daha karanlık olacağına dikkat çekiyor. HDP’nin Diyarbakır’ın İstasyon Meydan’ında gerçekleştirdiği şölene katılan gençler de ekonomik krizin çözümü için barış sürecinin başlatılmasına işaret ediyor. 
 
İKTİDARIN POLİTİKASI
 
Gençlerden LGBT bireyi Rojda Berent, son dönemlerde halk ve gençlik üzerinde baskıların arttığına dikkat çekerek, “konuşanı sustur, başaranı öldür” politikasının uygulandığını dile getirdi. Berent, “Düşüncelerimizi ifade ettiğimiz zaman bizi susturmasınlar. Çünkü gençlik konuşabildiği sürece bir şey elde edebilir. Avrupa’da bugün bazı haklar elde edilmişse, bunlar insanların direnişleri ve mücadelesiyle elde edildi. Bugün bizim haklarımızı elde edebilmemiz için de mücadele etmemiz gerekiyor” dedi.
 
KRİZİN ÇÖZÜMÜ BARIŞ SÜRECİNDE
 
Ekonomik krizin çözümünün barış sürecine bağlı olduğunu söyleyen Nurullah Tunç, “Barış süreci olsa ekonomik kriz de çözülecektir. 2013-2014 yıllarında yaşanan barış sürecine dönülmesi gerekiyor. Gençler olarak savaş sürecinin bitirilmesini ve tekrar masaya oturulmasını talep ediyoruz” dedi. 
 
‘KRİZİN NEDENİ YANLIŞ POLİTİKALARDIR’
 
“Gençliğin bilinçlenmesini, okumasını istiyoruz. Ülkedeki kaosun nedeni bilinçsizlikten kaynaklanıyor” diyen Serfiraz Ulaş ise, şöyle konuştu: “Bugünkü krizin nedeni iktidarın yanlış politikalarıdır. Halkı dini olarak sömürmesi ve kendini ekonomik olarak iyiymiş gibi göstermesine bağlıyorum.  Bugün insanların evleri yakılıyor, insanların kültürleri yok ediliyor, dilleri yok ediliyor.” 
Dünyada en çok aydının cezaevinde olduğu ülke sıralamasında Türkiye’nin olduğuna işaret eden Ulaş,  gençlerin pasifleştirilmeye karşı bir araya gelerek örgütlenmesi ve direnmesi gerektiğini kaydetti. 
 
‘FABRİKAMIZ KAPANDI’
 
Diyarbakır’da işsizlik oranın yüksek olduğunu ve insanların dışarıya gitmek zorunda kaldığını söyleyen ve soyadını açıklamak istemeyen Abdullah adlı genç, krizden önce fabrikalarının olduğunu, krizin büyümesiyle birlikte fabrikalarının kapandığını söyledi. 
 
‘KRİZİ YANSITMAMAYA ÇALIŞIYORLAR’
 
Türkiye’nin benimsediği yanlış politikaların krizin önünü açtığını ifade eden Agit Kırkan ise bu politikaların içten içe içe ekonomiye zarar verdiğini dile getirdi. Kırkan, “Devlet insanları kredilere, kartlara mahkum ederek kendini zengin hissetmesini sağlıyor. Halka da bu krizi pek yansıtmamaya çalışıyor. Bugün insanların büyük bir kısmının kredi borcu var” dedi.  
 
‘ÇİFTÇİ ÇÖKECEK DURUMA GELMİŞ’
 
AKP iktidarının başa gelmesinden bu yana bütün doğayı tahrip ettiğini hatırlatan Kırkan, şunları söyledi: “Bütün doğa betonlara teslim edilmiş, işçiye, emekçiye gereken değer verilmemiş. Bütün ürünleri elinde kaldığı için çiftçiler ekonomik krizle çökecek dururuma gelmiş.” 
 
İç politikada yaşanan baskılara değinen Kırkan, şu an tutuklanan gençler bir önceki dönemlerden daha fazla diyerek, “Savaşın bir an önce son bulması ve devletin tekrar barış sürecini kurması gerekiyor” şeklinde konuştu.