Diyarbakır Barosu: Soylu hakkında yasal yollara başvuracağız

img

DİYARBAKIR - Diyarbakır Barosu Başkanı Ahmet Özmen, meydana gelen olayı yerinde incelemek üzere Suruç’a gitmeleri engellen sivil toplum örgütlerini hedef gösteren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkında gerekli yasal yollara başvuracaklarını söyledi.   

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun katıldığı televizyon programında Suruç’a gitmek isteyen sivil toplum örgütlerine ilişkin sarf ettiği, “Şimdi dün Diyarbakır’da Diyarbakır Ticaret Sanayi Odası da dâhil olmak üzere Diyarbakır Barosu zaten PKK’ya müzahir bir barodur. Çok açık ve net söylüyorum PKK’ya müzahir bir barodur” şeklindeki açıklamasına tepkiler devam ediyor. Baronun hedef gösterilmesini asla kabul etmeyeceklerini söyleyen Diyarbakır Baro Başkanı Ahmet Özmen, "Diyarbakır Barosu hiç bir zaman bu tehditlere boyun eğmeyecektir. Baro, ülkenin neresinde olursa olsun yaşanan her türlü insan hakları ihlallerinin takipçisi olmaya devam edecektir. Diyarbakır Barosu’nun yaşanan hak ihlalleri karşısındaki duruşu ve yürüttüğü hukuk mücadelesi belli ki bazı çevreleri rahatsız etmiştir. Bilinmeli ki Diyarbakır Barosu bu tarihi misyonundan asla ödün vermeyecektir. Nitekim bir kısım sivil toplum örgütü temsilcileriyle Suruç'a gidiş amacımız tespit ve gözlemler yaparak tarafsız bir şekilde orada yaşananlar konusunda kamuoyuna aydınlatmaktı. Bu konu üzerinden hiç kimsenin kesin bir dille Diyarbakır Barosunu ve bölgede bulunan sivil toplum örgütlerini, bu tür çalışmalarıyla kriminalize edecek şekilde ithamlara konu edemez. Bu ithamlarda bulunanlar ya sivil toplum kuruluşlarını, Diyarbakır Barosu'nu tanımıyor ya da bugüne kadar neler yaptığını takip etmemişlerdir" diye kaydetti.     
 
'TOPLUMUN BİR KESİMİNDEN DESTEK MESAJI GÖRDÜK'
 
Açıklamada kendilerini en çok rahatsız eden hususlardan birisinin de, Diyarbakır Barosu'nun bugüne kadar insan hakları alanında yaptığı çalışma ve raporlamaların kriminalize edilmesi olduğu vurgulayan Özmen şunları dile getirdi: "Baroların en temel görevi hukukun üstünlüğü ve insan haklarını savunmaktır. Bu görev sorumluğuyla hareket eden baronun yapmış olduklarını kriminalize etmek baroların kuruluş amacından bi haber olduklarını göstermektedir. Biz de bu ülkenin İçişleri Bakanı'na şunu soruyoruz; Eğer yaptıklarımız 'suç' ise  'örgütsel bir faaliyet' ise bunu bir televizyon programında çıkıp 80 milyonun karşısında söylemek ne kadar doğru. Eğer ortada bir suç işlendiği iddiasındaysanız suç duyusunda bulunursunuz yani gereği için yasal yollara başvurursunuz. Bunu yapmayıp hedef gösterecek şekilde kamuoyuna açıklamalarda bulunmak doğru değildir. Dünden beri Türkiye'de bulunan barolardan ve meslektaşlarımızdan, toplumun çok farklı kesimlerinden destek mesajları almaktayız. Bu haksız ithamlara karşı gerekli yasal yollara başvuracağımızın da bilinmesini isteriz" diye kaydetti.