‘Özgürlük Yürüyüşü’ davası: Tecride karşı durmak inancımın bir gereğidir

img
QERS - “Büyük Özgürlük Yürüyüşü"ne katıldıkları gerekçesiyle 29 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşmasında savunma yapan DBP Genel Merkez çalışanı Şükriye Ercan, “Tecride karşı durmak inancımın bir gereğidir” dedi. 
 
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Tevgera Jinen Azad (Özgür Kadın Hareketi -TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) ile sivil toplum örgütlerinin öncülüğünde 1-15 Şubat tarihleri arasında PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması talebiyle "Büyük Özgürlük Yürüyüşü" başlatılmıştı. Yürüyüşün başladığı Qers koluna katılanlar hakkında Kars Cumhuriyet Savcılığı, tarafından "2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na Muhalefet Etmek" iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması Kars 3’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. 
 
Duruşmaya; haklarında dava açılan 29 kişiden Qers DEM Parti İl Eşbaşkanı Seyffettin Gönel, DBP Genel Merkez çalışanı Şükriye Ercan, Cengiz Anlı, Fatma Anlı, Abdulkadir Dağ, Abdülmecit Aydın, İskender Erkmen, Kaya Naki, Mahmut Nadiroğulları, Mehmet Yurulli ile avukatları hazır bulundu. 
 
‘TECRİDE KARŞI DURMAM İNANCIMIN GEREĞİDİR’
 
Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada savunma yapan DBP Genel Merkez çalışanı Şükriye Ercan, “yasaklama” kararına rağmen yürüyüşe katıldığını ifade ederek, “Özgürlük ve barış için yapılan bir yürüyüş olmasına rağmen bugün burada yargılanmam üzücü bir durumdur. Alevi inancına göre barış ve özgürlüğü savunmak kutsaldır. Tecride karşı durmak inancımın bir gereğidir. Bunun için attığım her adım onurlu bir mücadeledir. Bundan sonra da tecride karşı barış ve özgürlüğü savunacağımı bilmenizi isterim. Bugün tecrit altında bulunan Sayın Öcalan’dan bahsediyoruz. Buna karşı anayasal hakkımı kullandım. Ayrıca yürüyüş esnasında emniyetle yapılan müzakereler sonucunda bizlere kullanacağımız güzergah aktarıldı. Yasak kararına rağmen kolluk kuvvetlerin bir uyarısı veya bir müdahalesi olmadığı gibi kolluk kuvvetleri yürüyüşü kolaylaştırdı” dedi.
 
HAKİM’DEN SİYASETÇİYE: SİYASET YAPMAYIN 
 
Duruşmada savunma yapan DEM Parti Qers İl Eşbaşkanı Seyfettin Gönel, siyasetçi olduğunu ve bunun gereğini yerine getirdiğini söyledi. Gönel, “DEM Parti ve Kürt olunca her türlü anti demokratik uygulamalara maruz kalıyoruz. Eğer MHP’de siyaset yapsaydım bu anti demokratik uygulamalara maruz kalmazdım” dedi. Araya giren hakim, “Siyaset konuşmayalım” derken, Gönel, “Siyaset yapmayacaksam niye buradayız o zaman” diye sordu. Gönel, “Yürüyüşten de, Valilik yasağından da haberim vardı. Her açıklamada valilik bize karşı bir yasaklama getiriyor. Bizden önce polisler açıklama yapacağımız yere geldi. Polisler, ‘hava soğuk bir an evvel yürüyüşü başlatın’ dedi. Belirlenen güzergahlarda polisler eşliğinde yürüyüş yaptık. Yürüyüş anayasal bir haktır ve bu hakkımı kullandım” diye belirtti.  
 
Diğer isimler de yaptıkları savunmalarda yürüyüşe katılarak, demokratik haklarını kullandıklarını söyledi. 
 
Daha sonra söz alan avukatlar da müvekkillerinin beraatlarını istedi. 
 
ZORLA GETİRİLME KARARI ALINDI
 
Avukatların savunması ardından mahkeme heyeti, yürüyüşün başlangıcından sonuna kadarki tüm kamera kayıtlarının çözülmesi için Kars Emniyet Müdürlüğü’ne müzakere yazılmasına karar verdi. Mahkeme, ayrıca duruşmaya katılmayan 18 kişi hakkında bir sonraki duruşmaya zorla getirilme kararı verdi. 
 
Bir sonraki duruşma 20 Ocak 2025 tarihine erteledi.