Hakkari’de yaşayan birçok yurttaş baharın gelmesiyle birlikte dağlara çıkarak topladıkları pancarları satarak geçimlerini sağlıyor. Ramazan ayı olması nedeniyle sahurda dağların yolunu tutan yurttaşlar, iftara kadar pancar toplayarak geri dönüyor. 

 

Topladıkları pancarları kentin işlek caddelerinde kurdukları tezgahlarda satan yurttaşlar, Doğava, Keledoş, Tirşik gibi yemeklere doyumsuz lezzet katan, Mendê, Stêrk, Alo, Lûşe (Gûhbizin), Kengir gibi pancarları satıyor. 

 

'TEHLİKELİ AMA MECBURUZ’

 

Pancar toplamak için Sümbül Dağı’na yürüyerek giden 3 çocuk babası Ramazan Kaya, tek geçim kaynağının dağlardan topladığı pancarları satmak olduğunu söyledi. Kaya, “Sabah saat 05.00 gibi evden çıkıyoruz. Dağlarda rêvas ve diğer pancarları topluyoruz. Çok zor ama mecburuz. Dağlarda ve kayalar arasında çocuklarımızın ekmeğini çıkarıyoruz. Bu iş çok zor ve tehlikeli olmasıyla birlikte kısa sürüyor. Hakkari’de yapacak başka bir işimiz yok. Hakkari halkı işsizdir. Çocuklarımıza bakmak için bu işi yapıyoruz” dedi. 

 

SAHUR'DA DAĞLARIN YOLUNU TUTUYOR

 

Sahurdan sonra dağlara çıkıp pancar topladığını anlatan 6 çocuk babası Salih Abi ise, “İşim yok o nedenle sahur vaktinde kalkıyorum. Oruçlu halimle dağlara çıkıp köylerin yüksek kesimlerinde pancar topluyorum. Ailemin geçimini sağlamak için topladığım pancarı satıyorum. 6 çocuğum var. Elimde başka da bir iş yok. Sabah-akşam dağlarda uçkun toplayıp pazarda satıyorum. Rêvas dışında, Kivark (Mantar),  Sterk, Alo, Loş, Kengir gibi pancarlar da var. Çoğunu pirinç ve bulgur pilavında kullanıyoruz. Ayrıca kışın için de kurutanlar oluyor” diye konuştu. 

 

‘ORUÇLU HALİMİZLE TOPLUYORUZ’ 

 

57 yaşındaki Fikret Tekçe isimli tezgahtar da işsizlikten yakınarak, "Mecbur olmasam bu yaşımda pancara gider miyim? Sabahtan akşama kadar oruçlu halimizle dağlarda pancar topladık. Nisan ve Mayıs aylarında gidip dağlardan pancar topluyoruz. Pancar zamanı Ramazan ayına denk geldiği için bir taraftan orucumuzu tutuyoruz, bir taraftan da pancar topluyoruz. İşimiz çok zor. Çocuklarımız başkasının eline bakmasın diye bu zorluğa katlanıyoruz. Ben 57 yaşındayım, dağa çıkacak takatim yok; ama yine de zorla olsa gidiyorum” şeklinde konuştu.

 

MA / Hamza Gündüz