Vanlı pazarcılar ekonomik krizden dertli: Ramazan’ın da bereketi kalmadı

img

VAN - Van'da pazar tezgahlarındaki meyve ve sebzelerin etiketlerini gören yurttaşlar alışveriş yapmadan evlerine dönüyor. Kentin en kalabalık olan ancak şimdilerde adeta sinek avlayan Bostaniçi Semt Pazarı esnafı, “Ramazan’ın da bereketi kalmadı” diyor.  

Ekonomik krizin giderek derinleştiği Türkiye'de, Ramazan ayının başlamasıyla birlikte kriz halkı daha fazla etkiliyor. Van'da kurulan pazarlarda ürünlerini satan pazarcılar da, pazarda alışveriş yapan yurttaşlar da gidişatın iyi olmadığını söylüyor. Fiyatların cep yaktığı pazarda, tezgahlardaki meyve ve sebzelerin etiketlerini gören yurttaşlar, alışveriş yapmadan evlerine geri dönüyor. 
 
ALICI DA SATICI DA İSYAN EDİYOR
 
Bostaniçi Semt Pazarı’nda tezgahlarda sofraların olmazsa olmazı marul 5 TL, maydanozun destesi 1 TL, 1 kilogram limon 6 TL, bir kilogram yeşil fasulye 10 TL, domatesin kilosu 6 TL, biberin kilosu 5 TL, salatalığın kilosu 3 TL, yine soğanın kilosu 5 TL ve patatesin kilosu ise 8 TL'den satılıyor. 
 
Yıl içerisinde pazarda ekonomik krizden dolayı iş yapamaz hale gelen 10 satıcı tezgahlarını kapatırken, diğer pazar esnafı ise çoğu zaman siftah bile yapamıyor. Nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu mahalle pazarı adeta sinek avlarken, yurttaşlar krizin yükünün çok ağır olduğunu ve artık evlerine ekmek götüremez durumda olduklarını anlattı. Ramazan ayından dolayı pazarların coşkulu geçmesi gerektiğini söyleyen pazarcılar, artık o günlerin geride kaldığını anlatırken pazara gelen yurttaşlar ise artan fiyatlara isyan ediyor. 
 
‘RAMAZAN’DA DA DURGUN’ 
 
Pazarlarda 4 yıldır tezgah kurup sebze satan Şeref Eriş, halkın maddi sıkıntılardan dolayı pazara gelmediğini belirtti. Krizin ilk kez kendisini bu kadar ağır hissettirdiğini söyleyen Eriş, "Ramazan ayında bile pazar bu kadar durgunsa bu krizin ne kadar derin olduğu ortadadır" dedi. 
 
’60 TL İLE PAZARA GELDİM’ 
 
Pazara alışveriş yapmak için gelen 5 çocuk annesi Rahime Çağrıcı (45) da, eşinin hasta ve yatalak olduğundan dolayı çalışmadığını söyledi. Evin geçimini sağlamak için sadece küçük yaştaki bir çocuğunun çalıştığını dile getiren Çağrıcı, maddi bir gelirlerinin olmadığını söyledi. Çocukları için kıyafet almaya geldiğini belirten Çağrıcı, "İmkanlarımız el vermediği için çocuklarıma ikinci el giysi almak zorunda kalıyorum. Her şey çok pahalı, çok zor durumdayız. Ekonomik kriz, bizi tam anlamıyla sarsmış durumda. Bugün 60 TL ile geldim pazara. Çocuklarıma kıyafet mi alayım, sebze mi alayım bilemedim. Bu sistem ve ekonomi kriz insanlara hırsızlığı dayatıyor. İnsanlar çıkmaza girmiş ve ne yapacaklarını bilmiyorlar" diye konuştu. 
 
'İÇLER ACISI BİR DURUM YAŞIYORUZ'
 
Geçimini pazarda yeşillik tezgahı açarak sağlayan Ayhan Kahraman da, çok zor şartlar altında yaşadıklarını söyledi. Her gün fiyatlarda değişim yaptıklarını belirten Kahraman, "Ben yeşillik satışı yapıyorum. Akşama kadar burada ayaktayız; ama akşam cebimizdeki paraya baktığımızda içler acısı bir durum yaşıyoruz. Cebimizdeki parayla ancak poşet paramızı çıkarabiliyoruz. Maydanozun destesini 75 kuruşa alıp 1 TL'ye satıyorduk. Şimdi ise halden 1 TL'ye alıp yine 1 TL'ye satıyoruz. Yani maydanozu aynı fiyata ve zararına satıyoruz. İnsanlarımız artık fiyatlara tepki gösteriyor. Biz de zor durumda kalıyoruz. Bazen hiç satış yapamadan tezgahı kapatıyoruz. Ramazan ayına girdik. Pazar tıklım tıklım olması gerekirken bomboş geçiyor. Ramazan ayının coşkulu olması gerekirken çok durgun geçiyor. Bu Ramazan’da cebimize para girmeyecek gibi. Ekonomik krizden dolayı bu pazarda tanıdığım 10 pazarcı arkadaşım tezgahlarını kapattı. Tek isteğimiz; bir an önce krizin bitmesi, alıcıların da, satıcıların da rahat nefes almasıdır" şeklinde konuştu.
 
‘GİDİŞAT KÖTÜ’ 
 
Türkiye genelinde bir ekonomik krizin olduğunu söyleyen Hazım Bozkurt da, geldiği pazarda fiyatların yüksek olmasına tepki gösterdi. Bozkurt, yıllar önce yaptığı alışveriş fiyatlarıyla şimdiki fiyatlar arasında dağlar kadar fark olduğunu dile getirdi. Daha önce 15 kiloluluk bir torba patates ve soğanı 10 TL'ye aldığını ifade eden Bozkurt, şimdi 1 kilosunu 8 TL'ye aldığını belirtti. Ekonomik krizin tek nedeninin mevcut hükümet sistemi olduğunu vurgulayan Bozkurt, "İnsanları soyup soğana çevirdiler. Ülkeyi heba ettiler. Eskiden evime torba torba eşya götürürken şimdi kilo işi alışveriş yapmak zorunda kalıyorum. Gidişat kötü. Yalnız alıcılar değil, esnaf da kötü durumda. Pazara gelen malın hepsi ıskartadır. Buraya kaliteli mal gelmez. Gelse bile bütçemiz yetmiyor” dedi.
 
'DUA EDEREK KRİZ ÇÖZÜLMEZ'
 
İktidarın Türkiye'de ekonomik anlamda büyük bir tahribat yarattığını dile getiren Bozkurt, "İnsanları sömürdükleri yeter artık. İnsanları dilenci haline getirdiler. Ekonomik krizin ortadan kalkması için  tarımın önünü açmalılar. Köylere gidişler serbest olsun, yayla yasakları kalsın ki insanlar üretim yapsın. Her şeyi Allah'a havale ediyorlar. Havale ede ede işler yürümüyor. Bu kriz duayla değil, üretimle aşılır" diye konuştu.
 
'HALK FİYATLARDAN ŞİKAYETÇİ'
 
Pazarda patates ve soğan satan Nedim Sulu da, piyasanın durgunluğundan şikayetçi. Sulu, daha önce günlük 5 bin TL ürün satarken şimdi ise en kalabalık günlerde bile bin TL'lik ürün sattığını söyledi. Ramazan ayının geçen yıl gibi durgun geçeceğini ifade eden Sulu, her geçen gün yaşam şartlarının zorlaştığını vurguladı. Alıcıların sadece pazara gelip fiyat baktıktan sonra hiç bir şey almadan geri döndüklerini söyleyen Sulu, "Halk fiyatlardan şikayetçi biz de işin olmamasından şikayetçiyiz" sözlerine yer verdi.
 
'RAMAZAN'IN BEREKETİ KALMADI'
 
Alışveriş marketleri ve halk pazarları arasında hiçbir fiyat farkının olmadığını söyleyen Sevda Demir de, "Pazarda da markette de fiyatlar çok yüksek. Fakat alışveriş yapmak zorundayız. Yoksa açlıktan öleceğiz. Benim tencerem kaynamak zorunda. Pazar alışverişi için yanıma sadece 50 TL aldım. Fakat eminim bu parayla sadece üç ürün alabilirim. Her şey pahalı olduğu için ihtiyaçlarımın sadece küçük bir bölümünü alacağım. Bu ay nasıl geçineceğimizi kara kara düşünüyoruz. Her şeyden kısa kısa Ramazan’ın da bereketi kalmadı. Yetkililerin bu duruma bir an önce çözüm getirmesi gerekiyor. Halkın durumu çok vahim" dedi.