ANTEP - Hayal etti, öğretmen oldu ancak KPSS engeline takıldı. Atanmayan uzman öğretmen Yeliz Yılmaz, Antep pazarlarında Mezopotamya Kültürü'nü yansıtan kolye, küpe ve bileklik takılarını satarak yaşama tutunmaya çalışıyor.
Çocukluk hayali olan öğretmenliğe Maraş Sütçü İmam Üniversitesi Tarih öğretmenliğini bitirerek kavuşan Yeliz Yılmaz (32), Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) engeline takıldı. Atanmayan 35 bin öğretmenden biri olan Yılmaz, 2 defa girdiği KPSS’de bir puan farkla atanmayı kaçırıp 8 yıl boyunca Antep’in ücra köylerinde ücretli öğretmenlik yaptı. Son 1 yıldır ücretli öğretmenliğe de alınmayan Yılmaz, evde yaptığı kolye, küpe, bileklik gibi takıları pazarlarda satarak yaşama tutunmaya çalışıyor.
O UZMAN ÖĞRETMEN
Okulu ve öğrencileri çok sevdiğini söyleyen Yılmaz, 8 yıldır atama beklediğini, bu yıl da Milli Eğitim Müdürlüğü’ne (MEB) birçok kez dilekçe vermesine karşın ücretli öğretmenliğe alınmadığını ifade etti. Evde ürettiği takıları satarak ayakta durmaya çalıştığını anlatan Yılmaz, “Ben öğretmen olmayı çok istiyordum, hala çok seviyorum. Öğrencilerime daha çok faydalı olmak için yüksek lisansımı pedagoji alanında yaptım. Normalde atansaydım, uzman öğretmen olarak işe başlayacaktım. KPSS’ye ilk girişimde 81 aldım, ancak o yıl atamalar 82'de kapattı. Ondan sonra ki yılda 79 aldım bu sefer de 80'de kapattı. Yani her defasında 1 puanla hayalime kavuşamadım. Benim durumumda olan çok sayıda arkadaşım var. Mesela bazı atanmayan arkadaşlarımda bez bebek yapıp satıyorlar. Her kadının mutlaka bir yeteneği vardır. Çünkü kadının doğasında sanat var” diye konuştu.
'MEZOPOTAMYA KÜLTÜRÜNÜ İŞLİYORUM'
Kadınların her durumda üretimde yer alması gerektiğini sözlerine ekleyen Yılmaz, kadınların hiçbir şekilde kendisini eve kapatmadan sosyal yaşamda var olması gerektiğini dile getirdi. Yaptığı ürünlerin çok büyük şeyler olmadığını, ancak emek boyutuyla düşünüldüğü zaman kendisini ayakta tuttuğunu ve sosyal yaşamda var ettiğini söyledi. Yılmaz, şöyle devam etti: “Sistem bizi umutsuzluğa itse de yine de sistemin inadına umutla yaşam içerisinde var olmaya devam etmeliyiz. Az kazansam da kimseye ihtiyacım olmadan rahatça yaşıyorum. Takı tarihi insanlık tarihi kadar eski. İnsanlar giyinmeden önce takı takmışlar. Ben kendi yaptığım takılarda Mezopotamya Kültürünü yansıtmaya çalışıyorum. Yani takılarla mesaj vermeye çalışıyorum. Pazarda işler biraz havanın durumuna göre belli oluyor. Hava soğuk olduğu zaman insanlar pazara gelemiyor. Gün oluyor satış yapmadan eve dönüyorum.”