Belediye İktisadi Teşekkülleri taşeronu derinleştirdi

img

MERSİN - DİSK’e bağlı Genel-İş Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, “kadro” vaadiyle Belediye İktisadi Teşekkülleri’ne (BİT) istihdam edilen taşeron işçilerin aldatıldığını ifade etti. Göksoy, taşeronu daha da derinleştirdiği belirttiği bu sistemle işçilerin ciddi hak gasplarına maruz kaldığını kaydetti.

Taşeron işçilerin kamuya geçişini düzenleyen 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işçilerin ücretlerine, mali ve sosyal haklarına sınırlama getirildi. KHK’nin 127'nci Maddesi’ne göre, Yüksek Hakem Kurulu tarafından kamudaki taşeron şirketler için karar altına alınan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesi hükümleri uygulanacak. Merkezi idarelerde kadroya geçirilen işçiler için ayrı, yerel idarelerde şirketlere geçirilen işçiler için ise ayrı bir toplu iş sözleşmesinin hükümleri esas alındı. 
 
Merkezi idarelerde kadroya, yerel yönetimlerde şirketlere geçirilen taşeron işçilere dair 2020 yılına kadar uygulanacak toplu iş sözleşmesi hükümlerinde kamuya geçirilen taşeron işçiler ile mevcut kadrolu işçiler arasında bir hak ve ücret eşitliğine gidilmediği gibi, kadrolu işçilerin toplu iş sözleşmesinden yararlanmasının da önüne geçildi.
 
Yıllık yüzde 4+4 ücret artışı ile işçilerin çoğunluğu enflasyonun altında ücret artışlarına mahkum edildi. İşçilere uygulanacak sosyal ve mali haklar ise, taşeron döneminde imzalanan toplu iş sözleşmelerle aynı düzeyde olacak. Hatta işçilerin taşeron döneminde aldıkları bazı haklarda kayıplar bile görülebilecek. Yani kamuya geçirilen işçiler için 2020 yılına kadar taşeron düzeni devam edecek.
 
‘BİR ALDATMACA’
 
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Genel İş Sendikası (Genel-İş) Mersin Şube Başkanı Kemal Kemal Göksoy, taşerondan kadroya geçirilen işçilerin KHK ile toplu iş sözleşmesi haklarının gasp edildiğini ifade etti.
 
AKP'nin taşeron işçilere "müjde" olarak sunduğu kadronun bir aldatmaca olduğunu söyleyen Göksoy, bu işlem yapılırken işçilerin işinden olması nedeniyle durumu "Kadro değil, bir işçi kıyımı yaşandı" sözleriyle tanımladı.
 
‘HÜKÜMETİN TAŞERON İŞÇİSİ’ OLDULAR 
 
Göksoy, işçilerin kadro adı altında “hükümetin taşeron işçisi” haline getirildiğini vurguladı.
 
"Belediye İktisadi Teşekkülleri uygulamasının tek bir olumlu yanı oldu, o da sürekli bir işçi alım ihalesi olmuyor” diyen Göksoy, getirilen sistemle işçilerin maaşlarında ciddi hak gaspları yaşandığını kaydetti. Göksoy, "İnsanlar taşeron firmadayken kalifiye olan işçiler (silindirci, şoför, teknik eleman) gibi iş bölümünde olan işçiler, yüzde 50 ya da yüzde 80 kalifiye olan işçiler Belediye İktisadi Teşekkülleri uygulaması ile bundan yararlanamıyor. Eski sistem olsaydı asgari ücret üzerinden hesaplanırsa bir işçi 2 bin 20 TL alıyorsa, onun  yüzde 50'si kadar fazla para alıyordu. Yine belediyede kadrolu çalışan işçilere yıllık yüzde 52 ikramiye verilirken, bunu yüzde 10’a düşürdüler. Yine yıllık izinler gibi toplu iş sözleşmelerine kadar hepsi kısıtlı. Yani işçiler aynı haklara sahip değil. Bu yasa ile işçilerin 2020 yılına kadar toplu iş sözleşmeleri de kalmadı. Zam da yok” diye konuştu.
 
‘GELECEĞE KAYGI İLE BAKIYORUZ’
 
İşçilere yine her 6 ayda bir yapılan yüzde 4’lük zammın da şuan ki enflasyon farkı ile hiçbir ilgisinin olmadığını kaydeden Göksoy, taşeron firmanın her yıl yüzde 10 ya da yüzde 20 artışlı bir zam alırken, getirilen Belediye İktisadi Teşekkülleri sistemiyle her 6 ayda yüzde 4 zam uygulamasının devreye konduğunu ve işçilerin 2020'ye kadar her 6 ayda bir sadece yüzde 4’lük bir zamma mahkum edildiğini vurguladı. İşçilerin enflasyona mahkum edildiğini belirten Göksoy, "Bizler artk işçiler olarak geleceğe kaygı ile bakıyoruz. Yarın ne olacağını kestiremiyoruz” ifadelerini kullandı.
 
MÜCADELE EDECEĞİZ
 
Hükümetin işçiler için çıkardığı yasaları da kendisine göre ayarladığını belirten Göksoy, bu yasalara karşı sokaklarda olmayı sürdüreceklerini vurgulayarak, 31 Mart seçimlerinde de bu politikaları göz önünde bulunduracaklarını ifade etti. Göksoy, "Biz bu 4+4 zam sistemine mahkum edilmek istemiyoruz. Bizler haklarımızı istemeye devam edeceğiz. Mücadelemiz sürecek” dedi.
 
MA / Ergin Çağlar