SİBAŞ işçileri işlerini istiyor: Bu düzen değişmeli

img

AYDIN – Söke’de sendikalaştıkları için SİBAŞ’tan atılan 54 işçiden Dilan ve Muammer Yıldız çifti, işe iade edilene dek mücadelelerini sürdüreceklerini söyleyerek, “Bu düzen değişmeli” sözleriyle 24 Haziran mesajı verdi. 

Aydın’ın Söke ilçesinde bulunan SİBAŞ Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ’de sendikalaştıkları gerekçesiyle Şubat ayında işten atılan 54 işçi bir taraftan hukuki mücadele verirken, bir taraftan da işlerine geri iade edilme talebiyle eylemlerini sürdürüyor. Aydın Valiliği’nin kentte her ay getirdiği “Bir aylık eylem ve etkinlik yasağı” nedeniyle eylemleri engellenen işçiler, buna rağmen geceler düzenleyerek de olsa taleplerini dile getirmeyi sürdürüyor. İşçilerden bir çocuklu Dilan ve Muammer Yıldız çifti birlikte işten atıldı. Çift, işten çıkarılmalarının ardından birlikte işe iade mücadelesini sürdürürken, yaşadıklarını ve beklentilerini anlattı. 
 
‘İŞVEREN E-DEVLET ŞİFRELERİNİ İSTİYOR’
 
İşten atılan Muammer Yıldız (32), eşi ile beraber aynı fabrikada işten atıldıklarını belirtti. Fabrikadaki baskılardan ve düşük ücretlerden dolayı sendikalı olduklarını ve haklarını talep ettiklerini kaydeden Yıldız, “İşveren söylediği sözlerden biri ‘Ben 51 kişi çıkardım. 35 kişi daha çıkarmayı düşünüyorum’. İşveren bizi işten çıkardıktan sonra biz bizimle ilgili basında çıkan haberleri yalanlamak istedi. Biz yaptırımlara karşı kendimizi savunuyoruz. Bunun dışında işveren şu aşamada bile içerde kalan sendika üyelerine sürekli baskı yapıyor. E-devlet şifrelerini istiyor. İşten çıkarmak ile tehdit ediyor. Aslında burada en büyük sorun yasalarımızdan kaynaklanıyor. Yasalar arabuluculuk gibi saçma sapan bir şey koymuşlar. Bugün bir mahkemenin sonuçlanması 6 ay ile 3 yıla kadar değişebiliyor. Peki, bu mahkemeler 3 yıl sürerse ortada sendika kalır mı? İşveren birçok insanın hakkını gasp ediyor. Geleceği ile oynuyor. 7 yıldır orada çalışıyorum. Benim beklentilerim vardı. Aramızda 16 yıllık çalışan işçiler vardı” şeklinde konuştu. Fabrikanın işten atılma gerekçeleri olarak makineleşmeyi öne sürdüğünü belirten Yıldız, “Neden sendikalaşma sürecinde işçiler çıkarıldı” diye sordu. Fabrikada mobbing uygulamasının da çok fazla olduğunu dile getiren Yıldız, direnerek işlerini geri alacaklarını söyledi. 
 
‘AKP İKTİDARI İŞÇİNİN GÖZÜNDE BİTMİŞTİR’
 
İşlerine geri iade edilme taleplerini dile getirmek istediklerinde işverenin çağrısı ile jandarmanın müdahalesiyle karşılaştıklarını kaydeden Yıldız, her seferinde OHAL gerekçesiyle engellendiklerini söyledi. İşverenin OHAL sürecini kullandığının altını çizen Yıldız, işçinin grev hakkının OHAL sürecinde yasaklandığını hatırlatarak, temennilerinin OHAL’in bir an önce kalkması olduğunu söyledi. Yıldız, baskın seçim için de şunları söyledi: “Erken seçime gidiyorsunuz. Demek durumunuz iyi. Ülkede ne vardı da erken seçime gidiliyor. Bu kadar masraf ve ülkenin kesesinden yeniliyorsa OHAL gerek yok. İşçi ölsün patron gülsün mantığı var. Bunun tek sorumlusu AKP iktidarıdır. Seçimden seçime işçiler ve insanlar hatırlanıyor. Artık hükümete dur demenin zamanı geldi. Hükümetin seçim öncesi söyledikleri vaatlerine inanmıyorum. Bu vaatlerinden yüzde birini uygulamıyorlar. Politikaları yalan. Ben bir köy yerinde oturuyorum. Seçimden seçime vekil ve belediye başkanları adayları gelir. AKP iktidarı işçi gözünde bitmiştir. İnsanlar oy kullanırken işsizleri düşünsünler. Bu ülke kötü ise bu ülkeyi bu duruma getiren kim? Ona göre oy versinler. Hiçbir şey yıldırmayacak bizi, sonuna kadar devam edeceğiz. Herkes bilsin biz yılmadık, yılmayacağız. Mücadelemize sonuç verinceye kadar devam edeceğiz.” 
 
‘BU DÜZEN DEĞİŞMELİ’
 
Çalıştıkları sırada fabrikada kadın işçi sayısının erkek işçi sayısından fazla olduğunu kaydeden Dilan Yıldız ise, fabrikada kadınların sürekli baskı altında olduğunu ve ezildiğini söyledi. İşverenin herhangi bir şeye sinirlenmesi durumunda hıncını kadınlardan çıkardığını dile getiren Yıldız, “Kadınlar sabah işe gittiğinde hangi bölümde çalışacakları belli değil. O gün canları nerede isterse ya da bütün bölümlerde çalıştırabiliyorlar. Sabah 08.00’de iş başı yapıyorduk, akşam 21.00’a kadar mesaide kalıyorduk. Kalmak istemediğimizi söyleyince de işveren ‘İşleri ben mi yapacağım’ diye kızıyordu. Ben işime geri iade edilmek istiyorum. Kadın erkek eşitliğini istiyoruz. İşçi kıyımına dur denilmesi lazım. Ama ülke böyle giderse durum kötü. Seçimler geliyor, bugüne kadar oy verdiğimizin partilerden bir fayda görmedik. Düzen değişmeli. Birinin dur demesi gerekiyor. Bunu da biz emekçi kadınlar yapacağız” ifadelerini kullandı. 
 
MA / Ruken Demir