Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işlerinden edilen Diyarbakırlı 22 emekçinin hizmete açtığı Emekçiler Yemek Salonu, ucuz ve kaliteli hizmet vermesinin yanı sıra esnaf kimliğine de yeni bir boyut kazandırdı. Farklı meslek gruplarından ihraç edilen emekçilerin aldıkları ortak karar sonucu hizmete açılan yemek salonunda birbirinden lezzetli ev yemekleri büyük ilgi görüyor. 

 

Günde ortalama 300 kişiye yemek çıkaran işletme, aynı zamanda ev ve işyerlerinden de sipariş alıyor. Mevlit, düğün ve davetiye gibi etkinlikler için de özel yemekler çıkaran işletmede, 4 çeşit yemek 8 TL’ye satılıyor. Aynı zamanda işyerinde işçi olarak çalışan emekçiler alternatifsiz olmadıklarını, ihraçlara ve baskılara boyun eğmeyecekleri mesajını verdi. 

 

‘EKMEĞİMİZDEN ETTİLER AMA EKMEK DAĞITIYORUZ’

 

Motosikletle yemek dağıtımı yapan işletme ortaklarından Mahmut Ortaç, Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) ihraç edildiğini belirterek, “Bizleri ekmekle terbiye etmeye çalıştılar, bundan kaynaklı bizleri işimizden ettiler. Bizler ise bugün yemek dağıtarak onlara cevap veriyoruz. Ekmek dağıtıyoruz ve ekmekle terbiye edilemeyiz. SGK Maliye ve TÜİK’ten ya da farklı yerlerde çalışan arkadaşlarımız vardı ihraç edilen, 22 arkadaş bir araya gelerek bu işyerini açtık. 22 arkadaştan 10 arkadaş burada çalışıyoruz” dedi.

 

‘ŞİKAYET DİLİ KULLANMAK DOĞRU DEĞİLDİR’

 

Kimsenin alternatifsiz olmadığını dile getiren Ortaç, bölgede yaşanan hak ihlallerine dikkat çekerek, “Devlet işinden uzaklaşmak büyük bir bedel değildir. Çünkü bu coğrafyada büyük bedeller ödendi. Bu bedeller karşısında bizler kalkıp vay işimizden olduk, ekmeğimizden olduk diye bir şikayet dili kullanırsak doğru olmaz bu. Yaşamımızı sürdürmek için komünler oluşturulabilir. Bir araya gelinir ve ortaya bir işletme kurulabilir. İşten çıkarılan arkadaşlarımız evlerinde durmasınlar. İnsanın olduğu yerde fikir vardır ve bir araya gelerek yeni işletmeler açın. Çoğu arkadaşımız işyerleri açtı zaten. Hepsi de farklı farklı işler yapmakta” diye konuştu. 

 

‘AYAKTAYIZ VE ALTERNATİFSİZ DEĞİLİZ’

 

İşletme ortaklarından Murat Kaya da ihraçları dayanışmayla boşa düşürdüklerini belirterek, boyun eğmeyeceklerini söyledi. Mücadelelerinin her alanda devam edeceğini kaydeden Kaya, “İhraç olduktan sonra sendikamızda bir toplantı yaptık, bu politikalara karşı nasıl alternatifler üretebiliriz diye. Çaresiz olmadığımızı göstermek için de bu işletmeyi açmaya karar verdik. Aynı zamanda esnaf ve halk da bizlerle bu anlamda dayanışma içerisinde oldu. Görüldüğü gibi ayaktayız ve alternatifsiz değiliz. Mücadelemiz bu anlamda devam edecek, teslimiyet hiçbir zaman olmayacak. Çünkü bizler haklıydık. İnsanları aileleriyle birlikte mağdur etmek istediler ama yanıldılar ve şimdi çok başarılı bir işimiz var. Bunu da Diyarbakır halkının hizmetine sunduk. İşimizden attılar ama biz hiçbir zaman bu şantaja boyun eğmedik. Mücadeleye devam ettik. İş yerimiz bu şantajlara bir cevaptır. İşimizden atarak teslim olacağımızı sandılar. Aksine alternatif koyduk ortaya. İnadına direneceğiz. Mücadelemizden de taviz vermeyeceğiz” mesajını verdi.

 

KÂR AMACI GÜTMÜYOR

 

Günlük ortalama 300 yemek servis ettiklerini kaydeden işletme aşçısı Songül Kelekçier ise faaliyetleri hakkında bilgilendirmede bulunarak yaptıkları hizmetin amacının boyun eğmemek ve ayakta durmak olduğunu söyledi. İşletmenin kar amacı gütmediğinin altını çizen Kelekçier, şunları söyledi: “Günlük 300 yemek çıkıyor ortalama. Hem salonda hem de dışarıya hizmetlerimiz var. Dışarıya taziye ve mevlit gibi durumlarda yemek de dağıtıyoruz. İstenilen yerlere de yemek var. Çok çeşitli yemeklerimiz var. Kavurma, fırın ağzı, orman kebabı, kuru fasulye ve köfte çeşitlerimiz var ağırlıkta. Bu anlamda mutfağımız zengin. Burada amaç kazanmak değil. Sisteme karşı ayakta durma mücadelesi veriyoruz; ayakta durarak, direnerek... Burada zengin olmak gibi bir amaç yok. Sadece yaşamlarını sürdürmektir amaç. Açlıkla sınanmak istenen arkadaşlar burada halka ucuz yemek ihtiyacını karışlıyor.”