Hububat hasadı döneminin başlamasıyla çiftçilerin bilinçsizce çıkardıkları anız yangınları, toprağın verimliliğini düşürürken, toprakta yaşayan faydalı canlıların ölmesine neden oluyor. Bu dönemde artan anız yangınları, rüzgârla birlikte yayılarak yüzlerce dönüm ekili araziyi kül haline getirdi. Anız yakmanın zararlarını yıllardan beridir çiftçiye eğitimlerle anlattıklarını ve anlatmaya devam ettiklerini aktaran Antep'in merkez ilçesi Şehitkâmil'in Ziraat Odası Başkanı Cuma Yiğit, çiftçinin doğru bildiği yanlıştan eğitimle vazgeçmediğini belirterek, anız yakan çiftçiye ceza olarak en az 2 yıl destekleme verilmemesini istediklerini ifade etti.  

 

Anız yakmanın çiftçi için gelenek olduğunu söyleyen Cuma Yiğit, “Bunun zararlı olduğunu anlatıyoruz ama onlar anlamıyor. Biz anız yakan çiftçiye para cezası uygulamadığımız müddetçe bunun önüne geçemeyiz” dedi. 

 

KALAN SAP GÜBRE OLUYOR

 

Anız yakmanın hem toprağa, hem toprakta yaşayan canlıya zararı olduğunu, ekosistemi bozduğunu yıllardır çiftçiye anlattıklarını belirten Yiğit, eğitimlere rağmen her yıl bölgede aynı tablonun tekrarladığını kaydetti. Çiftçilerin bilinçsiz tarım yaptığını dile getiren Yiğit, şöyle devam etti: “Ben Polonya’da gördüm. Oradaki çiftçiler buğdayı hasat edip üzerine mısır ekmişler. Buğdayın yerde kalan sapı orada çok büyük fayda sağlıyor. Çiftçinin zararlı gördüğü şey, aksine çok büyük fayda veriyor. Biz anız yakan çiftçiye bir para cezası uygulamadığımız müddetçe bunun önüne geçemeyiz. Hemen hasadın ardından 2’nci ürünü ekse dahi, hiçbir zarar söz konusu olmuyor. Bir süre sonra yerde kalan sap, üzerine ekin gelmesiyle gübre vazifesi görür. Bizim çiftçimiz tarla temiz olsun diye, tarlayı yakıyor. Bunun hiçbir mantıklı izahı yok. Anız yakan çiftçi ya desteklemeden faydalandırılmamalı, ya da ona para cezası uygulanmalı.”

 

‘ANIZ YAKANA DESTEKLEME VERİLMESİN’

 

Senelerden beridir anız yakmanın önünün alınamadığını söyleyen Yiğit, yakılan tarlaların çevresindeki tarlaların da yangından etkilendiğini vurguladı. Çiftçinin anız yakmadan vazgeçmesini istediklerini aktaran Yiğit, “Urfa’da, Antep’te yangının başka tarlalara sıçradığı oldu. Binlerce dönüm, onca emek heba oldu. Anız yakan çiftçiye ciddi bir ceza uygulanmalı ki bunun önü alınabilsin. Biz Antep’te diğer ziraat odalarıyla birlikte her yıl eğitimler verip, anız yakmanın zararlarını çiftçiye anlatıyoruz. Gelin hasadın üzerine hemen ekin ekip deneyin diyoruz. Ancak bizi dinlemiyorlar. Bu konuda tarım meslek örgütleri birlikte çalışmalıdır. İl ve ilçe tarım müdürlükleriyle, ziraat odaları anız yakan çiftçiyi tespit edip cezalandırma yoluna gitmelidir. Anız yakan çiftçiye 2 ya da 3 sene destekleme verilmesin. Bakın o çiftçi bir daha anız yakıyor mu?” diye ekledi. 

 

‘ÇİFTÇİ TOPRAĞIN KIYMETİNİ BİLMİYOR’

 

Anız yakmanın toprağın verimliliğini kaybettirdiğini sözlerine ekleyen Yiğit, son olarak şunları söyledi: “Çiftçimiz toprağın kıymetini bilmiyor. Biz şuan anlatıyoruz, ancak yıllar sonra o toprak verimliliğini kaybettiğinde bizi anlarlar. Anız yakma, artık çiftçide örf, adet olmuş. Atasından, dedesinden görmüş diye, hiçbir mantığı olmadığı halde yakıyor. İşte tarlayı temiz görmek için tarlayı yakıyorlar. Gelsinler odalara başvursunlar. Ziraat mühendislerinden bilgi alsınlar. Ziraat mühendisinin dediğini değil, atasından dedesinden gördüğünü yapıyor. Anız yakan çiftçilere ceza verildiği görülürse, diğer çiftçilerde yakmaz. İdari bir yaptırım olmazsa bunun önünü alamayız. Eğitimle de olmuyor. Yıllardan beridir eğitim veriliyor ama yine de etkili olmuyor” dedi.