Tire'de JES'e karşı nöbet: Topraklar torunlarımıza mirastır

img
İZMİR - Tire ilçesinin Başköy mahallesinde kurulmak istenen JES'e karşı alanda nöbet tutan yurttaşlar, torunlarına miras bırakacakları topraklara zehir bulaştırılmasına izin vermeyeceklerini söyledi.
 
İzmir’in Tire ilçesine bağlı Başköy mahallesi'nin Yayla Yakası mevkisi, Jeotermal Enerji Santrali (JES) için sondaj çalışması yapmak isteyen Pozitif Enerji Mühendislik Şirketi'nin kıskacında. Firma, Temmuz ayında Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu için İzmir Valiliği'ne başvuruda bulundu.ÇED raporunun onaylanması durumunda bölgede sondaj için; toplamda bin 218 metrekarelik alanda bitkisel toprak sıyırma işlemleri gerçekleştireceğini belirtilirken bölgede bulunan incir, zeytin ve ceviz ağaçlarının da zarar göreceği belirtiliyor. Henüz ÇED raporu çıkmamasına rağmen şirket bölgede çalışma yürütmek istemesi nedeniyle mahallede yaşayan yurttaşlar JES'e karşı nöbette.
 
ÜRÜNLERDE AZALMA VAR
 
Mahallede doğup büyüyen  52 yaşındaki Binnaz Gökçan, bölgede nöbet tutanlardan biri. Mahalledeki kadınlarla birlikte 3 aydır bölgede nöbet tuttuklarını ve JES yapılmasına izin vermeyeceklerini söyleyen Gökçan, bu süreçte kimi zaman yemek yemeye bile fırsat bulamadıklarını dile getirdi.  Şirketin bölgede çam ağaçlarını kestiğini söyleyen Gökçan, bölgedeki çalışmaların arazilerini nasıl etkilediğini şu sözlerle dile getirdi: “Tarlamızda incir yok artık. Bize yakın köylerde yapılan JES’ler yüzünden bizim ekip biçtiğimiz ürünlerimiz verimsizleşti. Firma çalışanlarının geldiğini duyduğumuz an incir ve üzüm bahçelerindeki işi gücü bırakıp alana koşuyoruz. Ne zamana kadar sürecek bilmiyoruz. Kimse Şirketi düşünüp bizi ezmesin. Yazık bizim doğamıza, incirlerimiz, bahçemiz ve doğamız yok olacak." Gökçan, firma yetkilileriyle konuşmak istediklerini ancak muhatap olarak özel harekat timlerini karşılarında gördüklerini söyledi. 
 
‘DALINDAN KOPARACAĞIMIZ ÜZÜMÜMÜZ KALMADI’
 
 Toprağa, suya ve doğaya sahip çıkacaklarını dile getiren Gökçan, “Eskiden kamyon ile üzüm ihracat ediyorduk. Şimdi dalından koparacak üzümümüz yok. Bakın her şeyin ithali var. Bu kadar arazilerimiz var verimli neden üretimi engelliyorlar. Atık hep dışımı bağımlı kalalım istiyorlar. Bizim doğamıza zehir yağıyor. JES’ler zehir saçıyor. Bize trilyonlarda verseler biz yine toprağımızdan vazgeçemeyeceğiz. Her gelen doğamızı talan etmek istediği için artık dalından koparacak üzümümüz kalmadı. Doğaya bu kadar zarar verirsen doğa sana verim verir mi ? Doğa sana küser, ağaç küser” ifadesinde bulundu. 
 
'TOPRAĞIMI BAŞKALARINA BIRAKMAM'
 
Mahallede yapılmak istenen JES'e karşı direnen isimlerden olan 82 yaşındaki Nazire Şengün de, mücadelesinin torunları için olduğunu belirtiyor. JES yapıldığı takdirde Başköy mahallesinde yüzlerce insanın ekonomik sıkıntı yaşayacaklarını kaydeden Şengün, “Bu topraklarımızda insanlar yemek yedi. Ben sırtımda bebeğim ile bu toprakları ekip biçtim. Bir elime yemeğimi suyumu tarlama gider akşama kadar çalışırdım. O kadar ektik biçtik baktık birde gelip alacaklar mı?  Öyle kolay değil. Ellerim ile zeytin, ceviz, üzüm ve incirimi diktim, başlarında bekledim. Zorluklarla kazandığım işimi başkaları zengin olacak diye toprağıma göz dikenlere bırakmam” dedi.
 
‘TOPRAKLARIM TORUNLARIMA MİRAS’
 
85 yaşındaki Nuri Şengün de bölgede 70 yıldır çiftçilik yapıp ekmeğini topraktan kazananlardan. Eskiden ürünlerini yetiştirirken ilaç kullanmadıklarını ancak bu tarz santraller nedeniyle ürünlerinin sorunlu olduğunu belirten Şengün, “Eskiden bahçelerimizde ilaç nedir, hastalık nedir bilmezdik. Şimdi her şeyimiz kurtlu, pis. Zehir içinde bütün ürünlerim. Nedeni ise JES. Bunlar yetemez gibi hala JES yapmak istiyorlar.  Bahçelerimize, doğamıza bize zehir kusturuyorlar. Ölene kadar mücadelemize sürdüreceğiz. Çünkü bunlar torunlarımıza mirastır. Torunlarıma zehirli toprak miras bırakamam” diye konuştu. 
 
‘ÖLSEK BİLE JES'E İZİN YOK’
 
JES'e karşı mücadele edeceklerini dile getiren Sami Şengün ise, hukuki olarak projenin durdurulması için başvuru yapacaklarını dile getirdi. Santralin açılmaması için imza topladıklarını da sözlerine ekleyen Şengün, "Makine getirirseler, biz önünde siper oluruz. Bizi öldürseler bile JES'e izin yok” dedi. 
 
MA / Ruken Demir