Dicle Vadisi projesi seçim sonrasına ertelendi

img

DİYARBAKIR - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca hazırlanan “Dicle Vadisi Rekreasyon Alanı” projesinin ilk etabına başlayan DSİ, çalışmasını seçim sonrasına erteledi. 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan “Dicle Vadisi Rekreasyon Alanı” adı verilen projenin ilk etabı geçtiğimiz Mart ayında başlamıştı. Devlet Su İşleri’nin (DSİ) Silvan Köprüsü’nden başlayarak 21 kilometrelik alanı içine alan sazlık ve bataklık ıslah çalışmasının ağaç kıyımına dönüşmesi üzerine UNESCO’dan uyarı, yaşam avunucuları ve bölge halkından tepki gelmişti.
 
Bunun yanında Mezopotamya Ekoloji Hareketi, projenin, Dicle Vadisi içinde yer alan 8 bin yıllık Hevsel Bahçelerine zarar vereceğini belirterek, bölgede birçok endemik türün tehdit altında olduğunu, bu yüzden ıslah çalışmalarına son verilmesini istemişti.
 
SEÇİMLER SONRASINA ERTELENDİ 
 
Gelen tepkiler üzerine DSİ, ağaç kıyımına dönüşen sazlık ve bataklık çalışmasının yönünü, Hevsel Bahçelerinden Seyrantepe’ye çevirdi. İş makinelerinin girdiği Seyrantepe’de kısa bir çalışmanın ardından projenin durdurulduğu öğrenildi. Edinilen bilgilere göre; DSİ’nin, gelen talimat üzerine çalışmaları seçim sonrasına ertelediği belirtildi.
 
‘UNESCO PASİF DAVRANDI’ 
 
Konuya ilişkin konuşan Hevsel Koruma Platformu Üyesi Güner Yanlıç, UNESCO’nun Dicle Vadisi’nde yapılan ağaç kıyımına seyirci kalmasına tepki göstererek, “UNESCO Dünya Mirasında yer alan buradaki ağaç kesimleri, raportörlerce tutanak altına alındı. Buna karşın DSİ, ağaç kesimine devam ederek raportörlerin raporunu beklemedi. UNESCO, pasif davrandı ve hiçbir şeyi korumadı. UNESCO'nun bu kente turizm farkındalığı yaratmaktan başka hiçbir faydası olmamıştır" dedi.  
 
‘YANLIŞTAN DÖNÜLSÜN'
 
Yanlıç, DSİ'nin çalışmasını, “Dicle Nehri’ni kanala hapsetme projesi” olarak değerlendirdi ve şöyle devam etti: “Dicle Nehri’ni bir kanala hapsetme projesi, Hevsel ekosisteminin parçası olan bitki örtüsünün de yok edilmesine neden oluyor. Bunun için de doğalında yetişmiş ağaçlar da dahil yüzlercesi güzelleştirme adı altında kesildi." 
 
Yaşanan çevre ve doğa katliamlarına cezai yaptırım uygulanmadığı için hoyratça davranıldığını ifade eden Yanlıç, "Biz yine hem iktidara hem bu projenin imzacıları ve çalışanlarına hem de UNESCO'ya çağrı yapıyoruz. Yapılan yanlışa göz yumulmasın ve bu yanlıştan bir an önce dönülsün" diye konuştu.