HES'ten sayısız balık öldü

img

VAN - Çatak'taki Sortkin Çayı üzerinde bulunan HES'ten kaynaklı strese giren sayısız balık öldü. Tarım ve hayvancılığı da olumsuz etkileyen HES'e karşı "yürütmeyi durdurma" davası açıldı. 

Van’ın Çatak ilçesindeki Çataksuyu (Sortkin) Çayı üzerinde bulunan ve 2020'nin Kasım ayında faaliyete geçen "Saral-3" adlı Hidroelektrik Santrali'nin (HES) doğaya ve canlılara olumsuz etkileri birkaç ay içerisinde kendisini göstermeye başladı. HES'in faaliyete geçmesi sonrası ilk olarak deredeki su seviyesi düşmeye ve balıklar ölmeye başladı. Su seviyesindeki yaşanan ani yükseliş ve düşüşler özellikle bölgedeki alabalık tesislerinde ciddi zararlara neden oluyor. Suların çekildiği anlarda ise binlerce kırmızı benekli alabalık ölüyor. 
 
HES'E KARŞI DAVA
 
3 Ocak'taki su kesintisinin ardından yaşanan balık ölümleri üzerine Van İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Çatak İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri tesislerde incelemede bulundu. Ekiplerin tuttuğu tutanakta, balıkların ölüm sebebi yetersiz su ve oksijenden kaynaklı strese girmeleri olarak belirlendi. Alabalık tesisi sahibi Orhan Mantaş, bunun üzerine HES için yürütmeyi durdurma ve maddi tazminat davası açtı.  
 
Balık ölümlerinin yanı sıra bölgenin önemli geçim kaynaklarından olan tarım ve hayvancılık da HES'ten olumsuz etkilendi. Su seviyesinde yaşanan düşüşten kaynaklı özellikle Işıklı Mahallesi'ne bağlı Elmalı Mezrası'ndaki tarım arazilerinde sulama yapılamıyor. Tarlalarını sulayamayan mahalle sakinleri hayvanlarına içecek su bulmakta da zorlanıyor.  
 
TARIMA ETKİSİ
 
Duruma tepkili olan Elmalı sakinlerinden Musa Elitaş, HES’lerin her anlamda kendilerine zarar verdiğini söyledi. Çay suyunun azalmasından kaynaklı alabalıkların yaşayamadığına değinen Elitaş, daha önce hayvanların dereden su içebildiğini fakat bunun şimdi mümkün olmadığını ifade etti. HES barajının altında 4 buçuk dönümlük arsası olduğunu belirten Elitaş, “Arsalarımıza su gelmiyor. Nereye başvursam bana su vermiyorlar. Son iki senedir buradan ürün alamıyorum. Sebze yetiştiriyordum şimdi onu da yapamıyorum" diye konuştu. Tarım yapabildiği dönem 150 küçükbaş hayvanı olduğunu dile getiren Elitaş, “Hayvanlarımı besleyemediğim için hepsini satmak zorunda kaldım. 'Suyu vereceğiz' diyorlar ama vermiyorlar" dedi. 
 
BALIKLAR STRESE GİRİYOR  
 
HES'e tepkili olan alabalık tesisi işletmecisi Tayyip Balka, su seviyesinde yaşanan ciddi düşüşü anlattı. Bir saat aralıklarla çaya su verildiğini aktaran Balka, bu durumun havuzlardaki su seviyesini de azalttığını ve balıkların ölümüne neden olduğunu kaydetti. Balka, “Ölen balıkları üniversiteye gönderdiğimiz zaman balıkların su çekildiği zaman strese girdiğini öğrendik. Elazığ’da bu balıkları inceleyen su ürünleri mühendisi, balıkların su seviyesinin azalıp artmasının devam etmesi durumunda bunun hep yaşanacağını söyledi. Balıklar strese giriyor ve solungaçları kırmızılaşıyor. Kırmızılaşınca da balıklar ölüyor” dedi. 
 
BİNLERCE BALIK ÖLDÜ
 
Şimdiye kadar binlerce balığın öldüğüne dikkati çeken Balka, balıkları kurtarmak için 1 milyon 300 bin TL'ye ilaç aldığını aktardı. Balka, buna rağmen balıklarını kurtaramadığını kaydetti. 70 bin TL zarar ettiğini paylaşan Balka, “Ne yapacağımızı bilmiyoruz. İşi bıraksak yapacak başka işimiz yok. Eğer bırakmayıp devam edersek de zarar etmekten başka seçenek yok. Mecbur işi bırakacağım. Arkadaşlarımızdan birisi zararı ile ilgili mahkemeye başvurdu. O benden daha fazla maddi zarara uğradı. O eğer mahkemeyi kazanırsa benim için de emsal olacak” diye belirtti. 
 
‘KİMSEDEN BEKLENTİMİZ YOK’
 
HES yapım sürecinde de suyun bulanık akmasından kaynaklı binlerce balığının öldüğünü kaydeden Balka, eski kaymakamın HES’e itiraz edenleri "bölücülük yapmak", "küstahlık yapmak" ile suçladığını söyledi. Kimseye güvenmediği için hiçbir yere müracaat etmediğini kaydeden Balka, şunları söyledi: “HES’lerin vatandaşa, yoksullara bir faydası yok. Zaten HES’lerin kimin olduğu, kime yarar sağladığı belli. Keşke hiç yapılmasaydı. Keşke devletin üreticilere bir katkısı olsaydı. Biz hiç olmazsa hem kendimiz kazanalım hem de topluma bir faydamız olsun. Fakat bizim şu an kimseden bir beklentimiz yok.”
 
MA / Tolga Güney - Müjdat Can