MERSİN - Akkuyu’da yapımı devam eden Nükleer Güç Santrali’nin Akdeniz Havzası’nı mutasyona uğratacağını söyleyen NKP Dönem Sözcüsü Aycan Özcan, “Bu ihanet projesine hep birlikte dur diyelim” dedi.
Mersin Akkuyu’da, Rusya’ya ait Rosatom Devlet Kuruluşu tarafından “Yap, işlet ve sahip ol” modeliyle 13 Aralık 2010 tarihinde inşaatına başlanan Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) yapımı devam ediyor. 20 Ağustos’ta her biri 355 ton ağırlığında olan dört buhar reaktörleri yola çıkan NGS’nin, 2023 yılında tamamlanması hedefleniyor.
İSTİHDAM DEĞİL RANT
Nükleer Karşıtı Platform (NKP) Dönem Sözcüsü Aycan Özcan, kurulacak olan NGS’lerin sadece zarar ürettiğine işaret ederek, inşaat aşamasında dahi doğada büyük tahribatlara neden olduğunu söyledi. NGS’lerin yapıldığı yerlerde bedeli bölge halkının ödeyeceğini dile getiren Özcan, “Nükleer santrallerin ekonomimize, insanımıza, sosyal yaşamımıza hiçbir yararı olmayacağı gibi, telafisi mümkün olmayacak zararlara yol açacaktır. Nükleer santrallerin savunucuları, bu santrallerin ülke ekonomisine yüzde 7 oranında katkı sağlayacağını söylüyorlar. Yapılan araştırmalara göre, eğer mevcut enerji iletim hatları yenilense, modernizasyonu ile birlikte yüzde 20 oranında kayıp enerji elde edilecek. Nükleer santrallerin yapılmasının amacı kesinlikle ekonomik ve istihdam değil, tamamen ranta dayalıdır. Nükleer santralin bir bütün olarak canlı yaşamına bir katkısı olamayacağını görüyoruz” dedi.
MUTASYON UYARISI
Akkuyu’da yapımı süren santralin inşaat aşamasında olmasına rağmen Büyükeceli, Akkuyu ve çevresinde büyük tahribatlar yarattığına değinen Özcan, santralin çalışmaya başlamasıyla birlikte radyasyon ile çevreyi mutasyona uğratacağı uyarısında bulundu. Santralin yayacağı radyasyonla Akdeniz havzasında sıcaklıkların artacağına dikkat çeken Özcan, havzada doğal dengenin bozulacağını söyledi.
Yaşanan küresel ısınmanın doğa tahribatının sonucu olduğunu belirten Özcan, “Akkuyu’da yapılacak olan santralin ise şimdiye kadar başka yerde denenmemiş bir teknoloji ile yapılacağını söylüyorlar. Bu halk tabiri ile berberliği kafamızda öğrenecekler. Berber saçımızı yanlış keserse, saç yine çıkar ama buradaki sistem patlarsa, kaybedilen yaşamımız olacak ve bunu getirecek hiçbir güç yoktur. Santralin üreteceği nükleer atıkları ortadan kaldıracak hiçbir teknoloji daha üretilmedi. Dolayısıyla herkese sesleniyorum: Zararın neresinden dönülürse kardır. Doğamızı kendi haline bırakalım. Doğa kendi kendini üretir ve yeniler. Bu ihanet projesine hep birlikte dur diyelim. Nükleer santral karşıtlarının yaşam hakkı dışında hiçbir beklentisi yoktur” diyerek, yaşam hakkının savunulması çağrısında bulundu.
MA / Ömer Akın