ANKARA - Osman Kavala’nın tahliye edilmemesi üzerine Türkiye'ye yönelik ihlal süreci başlatan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, oy çokluğuyla dosyanın AİHM tarafından değerlendirilmesine karar verdi.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararına rağmen Osman Kavala'nın tahliye edilmemesi nedeniyle başlattığı ihlal sürecinde ikinci ve kritik oylamayı yaptı. Komite, oy çokluğuyla dosyanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından değerlendirilmesi yönünde karar aldı.
Buna göre AİHM, Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni (AİHS) ihlal edip etmediğine ve AİHM kararının gereğini yerine getirip getirmediğine karar verecek. Karar ihlal yönünde çıkarsa, daha sonra Komite Türkiye'ye hangi yaptırımın uygulanacağını kararlaştıracak.
MACARİSTAN SONRA TÜRKİYE
Avrupa Konseyi tarihinde Azerbaycan'dan sonra ikinci ihlal prosedürü Türkiye için başlatıldı. Azerbaycan, süreç sırasında AİHM kararını uygulamıştı. Türkiye, yine Kavala'yı tahliye etme kararı almazsa, Avrupa Konseyi'nin yaptırım kararı aldığı üye ülke olacak.
Sürecin başlatılmasına yönelik Aralık oylamasında sadece Azerbaycan ve Macaristan, ihlal prosedürü başlatılmasına karşı oy kullanmışlardı. Rusya, Ukrayna, Gürcistan, Sırbistan, Arnavutluk ve Moldova çekimser kalmış, Bosna-Hersek de oylamaya katılmamıştı.
BAKANLIKTAN KOMİTEYE ELEŞTİRİ!
Dışişleri Bakanlığı, kararın açıklanmasından hemen sonra yaptığı açıklamada, "Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi ülkemizde devam eden bağımsız yargı sürecine müdahale niteliği taşıyan yaklaşımını devam ettirmiş ve yargı sürecine saygı ilkesini ihlal etmiştir" ifadelerine yer verildi.
Bakanlık açıklaması şöyle: “Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi 2 Aralık 2021 tarihinde ülkemizin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Kavala kararını uygulayıp uygulamadığının tespiti hususunu AİHM'e havale etme niyetini içeren bir bildirimde bulunmuş ve konuya ilişkin görüşümüzü iletmemizi talep etmişti. Buna rağmen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi bugün (2 Şubat) Kavala davasının AİHM’e havale edilmesine dair bir ara kararı oy çokluğuyla kabul etmiştir. Böylelikle, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi ülkemizde devam eden bağımsız yargı sürecine müdahale niteliği taşıyan yaklaşımını devam ettirmiş ve yargı sürecine saygı ilkesini ihlal etmiştir. AİHM kararlarının icrasını denetleyen Bakanlar Komitesi’nin gündeminde başka ülkelerle ilgili çok sayıda uygulanmayan karar bulunurken, Kavala kararının sürekli olarak gündemde tutulmasını, iyi niyetten uzak, kasıtlı ve de tutarsız bir yaklaşım olarak görüyoruz.
İç hukukta devam eden dava süreci göz ardı edilerek siyasi saiklerle alınan bu önyargılı kararın Avrupa insan hakları sisteminin itibarını zedelediği aşikardır. Avrupa Konseyi insan hakları sisteminin etkinliğinin sağlanması için, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin tarafgir ve seçici yaklaşımını bir yana bırakması gerekmektedir. Temennimiz, AİHM’in alınan bu kararı hakkaniyetle değerlendirmesi ve bu konuda iç hukukta devam eden dava sürecini dikkate alarak, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi uyarınca ilk derece mahkemesi gibi hareket etmeden, içtihat ve ilkeleri doğrultusunda karar almasıdır.”